Milletlerarası Mal Satımına Ilişkin Sözleşmeler Hakkında Birleşmiş Milletler Antlaşması (CISG) Uyarınca Alıcının Aynen Ifa Talebi ve Türk Borçlar Hukuku ile Karşılaştırılması

Abstract

Öz Sözleşmeler hukukunun temel mantığına göre bir sözleşme kurulur, taraflar bu sözleşmeden doğan borçlarını yerine getirir ve sözleşme sona erer. Kural bu olmakla birlikte çeşitli sebeplerle borcun ifa edilmemesi durumuyla sıkça karşılaşılır. Hukuk düzeni, sözleşmeden doğan borçların ifa edilmemesi hâlinde ihlal eden tarafa karşı ileri sürülebilecek talepleri belirler. Tazminat ve aynen ifa bu taleplerden en temel olanlarıdır. Çalışmanın konusunu oluşturan aynen ifa, borçlunun borcunu ifa etmemesi üzerine ifada ısrar edilmesi anlamına gelir. Satış sözleşmesi özelindeyse satıcının sözleşmeden doğan borcunu ifa etmemesi hâlinde alıcı, satılanın zilyetliğinin ve mülkiyetinin kendisine geçirilmesini talep eder. Bu çalışmada alıcının ileri süreceği aynen ifa talebi, Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Sözleşmeler Hakkında Birleşmiş Milletler Antlaşması (CISG) ışığında incelenecek ve Türk Borçlar Hukuku ile karşılaştırılacaktır.

Viyana Satım Sözleşmesinde İfa Engelleri

“…Sözleşmeye göre, ifasını yerine getirmeyen borçluya karşı alıcının sözleşmedeki şekilde ifa talep etmesi hali aynen ifa talebidir. Türk Borçlar Kanunu'na göre, bir borç eğer muaccel ise ve ifası mümkün ise alıcı kural olarak yalnızca aynen ifa talep eder 69 . Viyana Satım Sözleşmesi'nde sözleşmenin satıcı tarafından ihlali halinde alıcının sahip olduğu haklar düzenlenmiştir 70 .…”