Öz Yargı, hem fertler arasında güven ve barışın hem de toplumsal düzenin sağlanması açısından tarih boyunca insanoğlu tarafından hep ihtiyaç duyulan bir kurum olmuştur. Bu sebeple Yüce Allâh, yeryüzünde huzur ve güveninin tesisi için düzen ve adalete vurgu yapar. İslam'da, topluma ait işleri yürütmekle görevli devlet başkanı yanında onun vekili konumundaki hâkim de, hukukun tatbiki adaletin tecellisi ile görevli bir memurdur. Nitekim yargılamanın en önemli aktörü olan hâkim, insanlar arasında meydana gelen bir takım çekişmelerin görülmesi ve karara bağlanması görevini îfâ ederken gerek yargı dışı güçlere gerekse dava ile ilgili şahıslara karşı tarafsız davranmak durumundadır. Çünkü tarafsızlık, yargıya güvenin ve adil yargılamanın en temel ilkelerinden biri olduğu gibi, isabetli karar verebilmenin de teminatıdır. Bu çalışmada, hâkimin tarafsızlığı ile davadan yasaklılık ve red gibi tarafsızlığı sağlayan kurumlar ele alınmıştır. Bu bağlamda akrabalık, düşmanlık ve menfaat gibi tarafsızlığı ortadan kaldıran hallerde alınması gereken önlemlere de değinilmiştir.