Dünya Sağlık Örgütü palyatif bakım ile hastaların fiziksel şikayetlerine yönelik destek tedavilerinin yanında psikososyal ve manevi sorunlarının giderilmesi, aynı zamanda ailenin ve bakım verenlerin de desteklenmesini hedefler. Palyatif bakım hastalarına bakım verenlerde, strese uzun süre maruz kaldıklarından çeşitli sağlık sorunları, işlev kayıpları gelişmekte ve hayat kaliteleri de olumsuz yönde etkilenmektedir. Çalışmadaki amacımız Palyatif Bakım Servisi'nde yatan hastaların bakımını üstlenen bireylerin stres algılarını ölçmek, stres düzeyini etkileyebilecek sosyo-kültürel ve sağlığa yönelik özelliklerini ortaya çıkarmaktır. Gereç ve Yöntem: Araştırma tanımlayıcı, kesitsel bir anket çalışmasıdır. Araştırmanın evreni 1 Şubat 2019 ile 1 Mayıs 2019 tarihleri arasında Palyatif Bakım Servisi'nde yatan hastaların bakımlarını üstlenen bireylerdir. Katılımcılara; kişinin sosyo-kültürel özelliklerini, sağlık durumlarını, bakımını üstlendiği hastanın hastalık geçmişine yönelik soruları içeren anket formu uygulanmıştır. Ayrıca, katılımcılara stres düzeylerini ölçen 'Algılanan Stres Ölçeği-10' da uygulanmıştır. Bulgular: Katılımcıların %61.25'i kadın, %38,75'i erkekti. Bakıcı bireylerin %41,25'ini hastaların eşi ve çocukları oluşturmaktaydı. Hastalarının şimdiye kadar toplamda hastane yatışı günü 216,74 olduğu belirlenmiştir. Hastasına daha önce evde veya hastane dışı bir ortamda bakanların oranının %21 olduğu, bu süreçte karşılaştıkları en önemli sorunlar ise; hasta bakımına ilişkin sorunlar, hastalığa ait şikayetler ve tükenmişlik olduğu saptanmıştır. Hasta bakıcı bireylerde en sık görülen kronik hastalıklar; diyabet (%13,20), hipertansiyon (%12.26), depresyon (%10,37) olarak belirlenmiştir. Kronik hastalıklarının kontrol altında olduğunu düşünen bireylerin oranı %55.8'di. Algılanan Stres Ölçeği ortalama puanı 21,096,74 idi. Sonuç: Palyatif bakım servisinde yatan hastaların bakımını üstlenenler, bakım süreçlerinde birçok sorunla karşılaştıklarını belirtmişlerdir. Hasta bakımında rol alan bireylerde depresyon tanısının normal popülasyondan daha fazla olduğu saptanmıştır. Hasta bakımını üstlenen bireylere psikososyal destek verilmesinin gerekliliği görülmektedir.