Paratestiküler kitlelerin testis tümörleri ile pre-op ayrımı net olarak yapılamamaktadır. Genellikle testis tümörü ön tanısıyla radikal orşiektomi yapılıp nihai patoloji sonucuna göre klinik yaklaşım planlanmaktadır. Bu noktadan hareketle, klinisyenler skrotal kitle ile karşılaştıklarında, bu kitlenin testis tümörü dışında; epididimidis, tunika vaginalis, spermatik kord, yağkas-bağ dokusu gibi destek dokular ve embriyonel kalıntılardan da orijin alabileceğini akılda tutmalı ve tedavi yönetimini buna göre belirlemelidir.Gereç ve Yöntemler: Merkezimize 2008-2018 yılları arasında skrotal kitle ile başvurmuş, testis tümörü kabul edilerek ingüinal radikal orşiektomi yapılan 140 hastanın patoloji sonucu geriye dönük olarak incelendi. Patoloji sonucu paratestiküler kitle rapor edilen olguların preoperatif ve postoperatif verileri, klinik seyri, tedavi yönetimi literatür eşliğinde tartışıldı.Bulgular: Retrospektif olarak incelenen serimizde 13 olguda paratestiküler kitle saptandı. Bunlardan 10 hastada Adenomatoid tümör, 2 tanesinde Rabdomiyosarkom, 1 hastada Anjiomiksoma saptandı.Sonuç: İntraskrotal yerleşimli kitlelerin köken aldığı dokunun testis kaynaklı ya da paratestiküler yapılardan mı kaynaklandığının ayırıcı tanısı sıklıkla yapılamamaktadır. Bu nedenle genelde testis tümörleri ile benzer şekilde radikal orşiektomi yapılıp kesin tanı patolojik inceleme ile konulabilmektedir. Tüm skrotal kitlelerin %2-3 'ünü oluşturan paratestiküler kitleler, skrotal kitle ile başvuran ve tedavi planlanması yapılan hastaların ayırıcı tanısında akla gelmesi gereken tanılar arasında kendine yer bulmalıdır. Bu konuda daha fazla sayıda hastayla ileri düzey çalışmalara ihtiyaç vardır.