AMAÇKünt toraks travması, travma hastalarında sıklıkla toraks dışı yaralanmalarla birlikte görülmekte fakat mortaliteye etkisi tam olarak bilinmemektedir.
GEREÇ VE YÖNTEMKünt toraks travmalı hastalar, klinik özellikler ve mortaliteye etki eden faktörler açısından değerlendirildi.
BULGULARÇalışma grubu 76 hastadan (37,2±15 yıl) oluştu. Trafik kazası %63 oranıyla en sık görülen travma sebebiydi. Hastalarda görülen torasik yaralanmalar pnömotoraks (%54), kot kırığı (%42), hemotoraks (%22) ve akciğer kontüzyonu (%22) olarak saptandı. Ekstremite (%46) ve karın (%40) toraks dışı travmaların en sık görüldüğü bölgeler idi. Glasgow koma skoru, yaralanma şiddet skoru ve revize edilmiş travma skoru ortalamaları sırası ile 14±2,6, 19±13 ve 7,4±1,5 olarak hesaplandı. Sadece nonoperatif yönetim 37 (%48,7) hastada yeterli olurken, 37 (%48,7) hastada tüp torakostomi ve 2 (%2,6) hastada torakotomi gerekli oldu. Toplam 8 hastada (%10,5) mortalite görüldü. İlk başvuruda 90 mmHg'nin dü-şük sistolik kan basıncı değeri, yüzeyel ve apneik solunum ve travma skorlama sistemi sonuçlarının mortalite üzerinde anlamlı etkisi olduğu tespit edildi (p<0,05).
SONUÇKünt toraks travmaları toraks dışı sistem yaralanmaları ile genellikle beraber görülmektedir. Toraks patolojisinin tipi ve sayısı ile mortalite arasında bir ilişki gösterilememiştir. Yüzeyel ve apneik solunum, 90 mmHg'den düşük sistolik kan basıncı ve travma skorlama sistemi sonuçları mortalite ile yakından ilişkilidir. Nonoperatif yönetim ve tüp torakostomi tedavi açısından çoğu hastada yeterli olmaktadır.