ÖzetSık görülmesine ve en az 50 yıldır bilinmesine rağmen, servikal miyelopatinin doğal seyri, patogenezi, semptom ve bulguların düzelmesinde konservatif ve cerrahi tedavilerin etkinliği halen tartışmalıdır. Özellikle klinikte ara sıra karşımıza çıkan, radyolojik olarak miyelomalazik sinyal değişikliği olup, belirgin semptom veya bulgu saptamadığımız ve literatürde "subklinik" ya da "pre-semptomatik" olarak adlandırılan hasta grubunda tedavi ile ilgili çelişkili veriler yer almaktadır. Manyetik rezonans görüntülemede spinal korddaki sinyal değişikliği klinisyenleri hızla miyelopati tanısını koymaya yönlendirse de, son yıllarda yapılan araştırmalar optimal tedavi seçiminin ve prognoz tayininin sadece görüntüleme ile yapılamayacağını göstermektedir. Hastaya özel tedavi şeklinin belirlenmesinde, semptomların süresi, detaylı ve belli aralıklarla yapılan nörolojik değerlendirmeler, elektrofizyolojik bulgular, Japon Ortopedi Derneği Miyelopati skoru gibi bir takım klinik skorlama yöntemlerinin de son derece önemli olduğu vurgulanmış ve bu verilerin tümünün birlikte değerlendirilmesi durumunda tedavi için doğru karar verilebileceği üzerinde durulmuştur. Bu bilgilerin ışığında; kliniğimizde tanı koyup izlenmekte olan, radyolojik olarak miyelopati bulgusu olup; ancak klinikte belirgin nörolojik bulgu saptanmayan bir olgunun sunulması ve bu tip hastalara yaklaşımın literatür eşliğinde tartışılması amaçlanmıştır. Türk Fiz T›p Re hab Derg 2012;58:335-9. Anah tar Ke li me ler: Miyelopati; servikal miyelopati; subklinik miyelopati; miyelomalazi
Sum maryCervical myelopathy is a spinal cord lesion caused by cervical stenosis compressing the spinal cord and vascular structures. Despite the common occurrence and large amount of information has been published about cervical myelopathy for at least 50 years, the effectiveness of the conservative and surgical treatments on the natural history, pathogenesis and especially the prognosis of the disease is still controversial. As a result of this controversy, in everyday clinical practice many doctors are still hesitant to commit themselves to a treatment regimen and are unable to predict the natural course of the disease. Although cervical cord compression is prerequisite for the clinical diagnosis and detected easily by myelomalacic signal changes on MRI, previous studies have demonstrated the existence of asymptomatic spinal cord compression detected by MRI. Little is known about the spontaneous course and prognosis of clinically "silent" or "subclinical" cervical cord myelomalasia. In addition, conflicting data on the prognosis and the treatment of this subclinical patient group exist in the literature. In order to determine the prognosis and patient-specific treatment modality; duration of symptoms, detailed neurological assessment made at regular intervals, electrophysiological findings, clinical myelopathy scoring methods such as the Japanese Orthopaedic Association Score as well as myelomalacic changes should be taken into consideration and decisionmaking must then be based on t...