Bu makalede küreselleşmenin olumsuz sonuçlarına karşı yavaş yemek akımıyla başlayan yavaşlama trendinin gazetecilik alanındaki izdüşümü olan yavaş gazetecilik, Bourdieu sosyolojisinden ödünç alınan alan, sermaye ve doxa kavramlarıyla kurulan kuramsal çerçeveden irdelenmektedir. Bu amaçla İtalya’da başlayan yavaş yemek hareketinden yavaş gazeteciliğe uzanan süreç tarihsel akış içinde ele alınmaktadır. İlgili alanyazında dikkat çeken eserlere dayanarak yavaş gazeteciliği diğer gazetecilik türlerinden farklılaştıran özellikleri ön plana çıkarılmaktadır. Yavaş gazetecilik enformasyonun yavaş ve zaman sınırı olmadan tüketimine dönük mecralarda gelişim göstermektedir. Doğası gereği, ayrıntılı ve derinlemesine enformasyon üretimi için ihtiyaç duyulan geniş zamanı ayırabilmektedir. O nedenle kaliteli bir şekilde işlenen haberleri okumak isteyen genel okuyucu kitlesinin dikkatini çekme potansiyeline sahip görünmektedir. Bu çerçevede yavaş gazeteciliğin gazetecilik alanı içinde bir alt alan olarak tasavvur edilebileceği ve gazetecilik alanında yeni sayılabilecek bu oyuncunun, yerini sağlamlaştırması ve yaygınlaşması halinde alanın tümünde geleneksel gazetecilik değerlerinin ihya edilmesi ya da en azından daha da fazla aşınmasını frenleme potansiyeli taşıdığı ileri sürülmektedir.