1Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabulum Dalı, Ankara, Turkey ÖZET HELLP sendromu intravasküler hemoliz, karaciğer enzim yüksekliği ve trombosit düşüklüğü durumu olarak tanımlanmaktadır. %0,1ile %0,8 oranında bir insidansı mevcuttur. Genetik yatkınlık durumunda risk artmaktadır. Ayrıca preeklampsinin aksine multipartite riski artıran bir durumdur. Tanısı HELLP sendromu tanımında da yer alan değerlerdeki değişimlerle konulmaktadır. Özellikle trombosit sayısı sınıflamalarda da kullanılmaktadır. Ayırıcı tanıda akılda bulunması gereken durumlar şiddetli preeklampsi, gebeliğin akut yağlı karaciğeri, hemolitik üremik sendrom, trombotik trombositopenik purpura durumlar ile ayırıcı tanısı yapılması gerekmektedir. Maternal olarak disemine intravasküler koagülasyon (DIC), plasenta dekolmanı, akut renal yetmezlik, pulmoner ödem, subkapsüler karaciğer hematomu, retina dekolmanı gibi komplikasyonlar ile karşılaşabiliriz. Tedavide ise şu an için önerilen hastanın stabilizasyonu, kan basıncı kontrolü ve magnezyum sülfat infüzyonu başlanması önerilmektedir. Daha sonra ise fetal hafta, fetal distress ve maternal distress açısından değerlendirilerek bu risklerin olması durumunda doğum düşünülmelidir. Eğer risk faktörleri negatif ve fetus 24 ile 34 hafta arasında ise steroid dozu tamamlanıp devamında doğum planlanmalıdır. Sonuç olarak HELLP sendromunun kesin tedavisi doğumdur. Steroid tedavisi ve diğer tedavi seçenekleri ile ilgili geniş randomize çalışmalara ihtiyaç vardır. Anahtar kelimeler: HELLP sendromu, tanı, sınıflama, komplikasyon, tedavi ABSTRACT HELLP syndrome is characterized by hemolysis, elevated liver enzymes and thrombocytopenia. With anincidence of 0.1%-0.8% it is known to be effected by genetic predisposition. Unlike preeclempsia multiparity increases the risk of HELLP syndrome. Diagnosis is made by the classic clinical triad. Thrombocyte counts are especially important for classification of the disease. When making a