Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) çocuk istismarını; "Çocuğun sağlık, büyüme ve gelişmesini olumsuz olarak etkilenmesine sebep olan her türlü fiziksel ve/ veya duygusal, cinsel, ihmal/ ihmale neden olacak ticari reklam amaçlı/ diğer bütün etkileme şekilleri de içinde olmak üzere her türlü tutum ve davranışlara maruz kalması" olarak tanımlamıştır. Türkiye'de 7-18 yaş grubu çocukların %25'inin ihmale uğradıkları, %43'ünün fiziksel, %51'inin duygusal ve %3'ünün cinsel istismar yaşadıkları vurgulanmıştır. Bununla birlikte, 6-14 yaş arası çocukların %4,2'sinin, 15-17 yaş arası çocukların da %28'inin ekonomik istismara uğradığı bildirilmiştir. İstismarı artıran önemli faktörler arasında maddi durumun yetersizliği görülmektedir. Çocuk istismarı, etiyolojisi, tanı ve tedavisini içeren tüm boyutları ile karmaşık bir olay olarak değerlendirilmekte, çocukların istismardan korunması, erken tanı ve tedavi süreçlerinde multidisipliner ekibin görev alması gerekmektedir. Ekip içerisinde görev alan pediatri hemşireleri, istismar belirleyicilerini bilmesi, kötü muameleye maruz kaldığından şüphelenilen çocukları erken dönemde tespit etmesi, onları doğru merkezlere yönlendirmesi ve tedavi/rehabilitasyonlarını sağlamasıyla ekipte önemli bir rol taşımaktadır.