1.Bölüm: GirişSu bitkileri, su bulunan alanlar ve su ile doymuş toprakta gelişen bitkilerdir. Bu bitkiler, su bulunan ortamların doğal öğeleri olup: Diğer sucul canlılar için korunma, beslenme ve üreme ortamı sağlayarak; oksijen üreterek; tortu taneciklerini tuzaklayarak; zehirli bileşikleri ve besin maddelerini alıp, suyun arıtımını gerçekleştirerek; kıyılar ve su tabanındaki aşınma ve taşınmayı önleyerek ve insanların çeşitli amaçlarla yararlandıkları ürünleri üreterek, yarar sağlarlar.Sudaki bitki yoğunlukları artışı, su kaynaklarının kullanılmasında sorunlar yaratmakta, bitkiler "istenmeyen" durumuna gelmekte ve "su yabancı otları" olarak nitelendirilmektedir. Su yabancı otları: Sucul yaşama yerlerinde gelişen, yoğun bitki örtüsü oluşturarak, su kütlesinin insanlarca kullanılmasını ve insanlar tarafından kültürü yapılan bitkilerin gelişimini engelleyen, su bitkileridir.Sucul bitki örtüsü, doğal koşullardaki ardıllaşma süreçleri sonucunda da artmakla birlikte, bu artış bitki gelişimini "sınırlandıran etkenler" tarafından denetlenmektedir. Su bitkilerinin aşırı gelişimi ve sorunların oluşmasının temel nedenleri ise insan etkinlikleri sonucu: Suyun besin tuzlarınca zenginleşmesi; su kaynaklarında çeşitli amaçlarla yapılan düzenlemeler ve yabancı kökenli bitkilerin daha önce bulunmadıkları alanlara girmesi ve hızla çoğalmasıdır.Su yabancı otlarının neden olduğu başlıca sorunlar: Doğal ve yapay su depolama yapılarının depolama kapasitelerinin azalması; sulama ve boşaltma kanallarında su iletiminin engellenmesi; sulama kanallarındaki sanat yapıları ile damlama ve yağmurlama sulama sistemlerinde tıkanmalar; sudaki tortunun çökelmesi sonucu, tortu sorunlarının oluşması; sucul çevrelerde insan besini üretiminin azalması; insanlar ve su hayvanlarında zehirlenmeler; su araçları ulaşımının engellenmesi; dinlenme ve eğlenmenin olumsuz biçimde etkilenmesi; su kaynaklarından elektrik üretiminin azalması; buharlaşma-terleme yolu ile su kayıplarının artması; su kökenli hastalıkların taşıyıcılarının gelişimi için uygun yaşama yerlerinin oluşması olarak, verilebilir.Sulama şebekeleri ile bu şebekelere su sağlayan su kaynakları, su yabancı otlarının sorun yarattığı en önemli alanlar arasında bulunmaktadır.Türkiye'de sulama şebekelerin tarihi çok eski olmakla birlikte, yabancı otların oluşturduğu sorunlar Cumhuriyet döneminde, 6200 sayılı yasa ile 1954 yılında "Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü"nün kurulması ve çağdaş ve büyük sulama şebekeleri ve depolama tesislerinin yapımı ile gündeme gelmiştir.Türkiye'nin 77 945 200 ha olan yüzölçümünün 25 753 586 ha'ını "sulanabilir tarım alanları" oluşturmaktadır. Bu alanların 8 500 000 ha'ı "ekonomik olarak sulanabilir alanlar" olup, "sulamaya açılmış alanlar" 4 868 559 ha (brüt)'dır (128). Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 2004 yılı sonuna kadar inşa edilmiş olan sulama şebekelerinin sulama alanı ise 2 396 384 ha (net)'dır.Devlet Su İşeri Genel Müdürlüğünce inşa edilen ve işletilen sulamalar; "uygulanmaya başlayan yeni ekonomik politikalar" gereğince 1993 yılından başlayarak "ya...