Son yıllarda Sivil Toplum Kuruluşları (STK), dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de adından söz ettirmeye başlamıştır. Çoğulcu demokrasi anlayışının en önemli unsurlarından birisi olarak karşımıza çıkan STK’lar, başta siyaset, ekonomi ve kültürel olmak üzere birçok alanda önemli faaliyetleri gerçekleştirmektedirler. Günümüzde vakıf, dernek ve topluluk gibi birçok farklı formlarda ve gönüllülük esasına göre kurulan STK’lar, yönetimler karşısında en önemli dengeleyici güçlerinden birisidir. STK’lar, yalnızca merkezi yönetimlerde değil, yerel yönetimlerde de sıklıkla başvurulan önemli paydaşlar haline gelmiştir. Yerel yönetimlerde özellikle halkın talep ve isteklerini yönetime iletilmesini sağlayan STK’lar, yerel demokrasi anlayışının gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır. Dolayısıyla yönetişimin en önemli aktörlerinden birisi olarak karşımıza çıkan STK’lar, yerel düzeyde etkin ve verimli bir demokratik anlayışının gelişmesine doğrudan öncülük etmektedir. Bu çalışmada, yerel düzeyde gerçekleştirilen yönetişim çalışmalarında STK’ların temel rolü ele alınmakta ve karşılaşılan sorunlara değinilmektedir.