Biyokütle enerji uygulamalarında kullanılan ticari teknolojilerin başında biyokütle yakma
sistemleri gelmektedir. Orman kökenli biyokütlelerin yakılması bilinen ve kanıtlamış bir
teknoloji olmakla birlikte tarımsal atıklarının yakılması orman kökenli yakıtlara göre çok
daha sorunlu olmaktadır. Bu sorunlar; yakma sisteminin tasarımından, işletme koşullarına ve
burada yakılacak biyokütlenin türüne, fiziksel ve kimyasal özelliklerine bağlı olarak
değişiklikler göstermektedir. Bunların başında, sistemin düzenli ve sürekli çalışmasını
etkileyerek plansız duruşlara neden olan sinterleşme, aglomerasyon, cüruflaşma, korozyon
gelmektedir. Bu çalışmada, bu sorunları önceden analiz etmek üzere literatürde yaygın olarak
kullanılan kömür küllerinin indislerinin biyokütle külü üzerindeki uygulanabilirliği
incelenmiştir. Açık alanda depolanan 5 farklı biyokütle hammaddesi (saz kamışı, mısır sapı,
çam kapağı, kavak kapağı, ağaç kökü) silolarından iki farklı zaman diliminde alınan
numunelerde kül mineral içeriği, klor içeriği, kükürt içeriği ve kül ergime sıcaklığı analizleri
yapılarak indis hesaplamaları gerçekleştirilmiştir. Böylece biyokütle yakıtlarından kaynaklı
sorunların depolama koşullarına bağlı değişimleri de incelenmiş olacaktır. Yapılan analizler
ve hesaplamalar sonucunda biyokütle külünün kömürden önemli ölçüde farklı olması ve
biyokütle hammaddelerinin heterojen yapısı nedeniyle mevcut indisler arasında herhangi bir
ilişki veya öngörü gösterilememiştir. Ortaya çıkan çelişkili bulgular, bu indislerden herhangi
birini oluşturmak veya doğrulamak için gerçek koşullar altında daha fazla araştırma ve
deneysel testlerin gerekli olduğunu göstermektedir. İndisler, yanma koşullarının ve
teknolojilerin etkisi, katı biyokütle yakıtlarının heterojen yapısı ve fizikokimyasal
karakterizasyonu dikkate alınarak, gerçek yanma deneyimlerinden elde edilen sonuçlara
dayanmalıdır.