ÖzBu çalışma, cinsiyetlendirilmiş bir egzersiz olarak pilatesi Adana'da bu egzersizi yapan erkekler üzerinden ele alıyor. Pilates, erkek kimliği ve ataerkil erkeklikler için toplumsal olarak uygun görülmeyen bir egzersizdir. Bu bağlamda amacımız, ataerkilliğiyle bilinen bir kent olan Adana'da tenis kulübüne giden eğitimli ve orta üst sınıfa mensup erkeklerin cinsiyetlendirilmiş ve kadınlara özgü bir egzersiz olarak inşa edilen pilatesteki deneyimlerini ve pilatese yükledikleri anlamları irdelemektir. Bu araştırmada niteliksel yöntem kullanılarak, pilates yapan altı erkekle derinlemesine görüşmeler yapılarak veri toplanmıştır. Toplanan veriler, içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırmanın bulguları katılımcıların pilatesi bağımsız bir egzersiz olarak değil de bir performans sporu olarak gördükleri tenise destek olacak bir egzersiz olarak tanımladıklarını ortaya koymaktadır. Bu araştırma, katılımcı olan erkeklerin pilatese başlama ve pilatesi sürdürme motivasyonunun sağlıklı yaşam söylemi ve erkeklik performansını koruma çabasıyla iç içe geçtiğini ve katılımcıların pilates deneyimlerinde kendi erkeklik söylemleri ve pratiklerinin ön plana çıktığını göstermektedir. Sonuç olarak, Adana'da pilates yapan katılımcı erkeklerin ataerkil erkeklik kodlarının bu egzersize yükledikleri anlamlara da yansıdığı görülmektedir.
AbstractThis study examines Pilates as a gendered exercise focusing on men doing this exercise in Adana. Pilates is considered as a socially inappropriate exercise for male identity and patriarchal masculinities. In this context, our aim is to examine the experiences of educated and middle-class men who attend to the tennis club in Adana, a city known for patriarchal qualities; and the meanings they attribute to pilates, which is built as a gendered exercise, coded peculiar to women. In this study, in-depth interviews were conducted with six men pilates using qualitative research methods. The collected data were analyzed using content analysis method. The findings of the study reveal that the participants identified pilates as an exercise that would support the tennis, which they considered as a performance sport, not as an independent exercise. This study shows that the motivation of participating men to start and maintain pilates is intertwined with the effort to maintain healthy lifestyle discourse and masculine performance and that the participants' own discourse and practices of masculinity are prominent in their pilates experience. As a result, it is seen that the patriarchal masculinity codes of the participating males doing pilates in Adana also spread to the meanings they impose on this exercise.
GirişToplumsal cinsiyet ilişkileri, bir taraftan sporlara yüklenen toplumsal ve kültürel anlamları, diğer taraftan da bunları sarmalayan ilişki ağlarını içerir. Spor, egzersiz ve fiziksel aktivite, mevcut toplumsal cinsiyet ilişkilerinin yansıdığı, üretildiği ve hatta yeniden üretildiği alanlardır. Gündelik hayatta karşımıza çıkan ataerkil ve cinsiyetçi toplumsal cinsiyet ilişkiler spor ve egz...