Sibirya, Asya’da kurulan ilk Türk devletlerinden itibaren Türklerin daimî ikametgâhları arasında yer almıştır. Bu nedenle Sibirya, Türk tarihi için eşsiz bir ehemmiyete sahiptir. Ancak Sibirya’ya ait kaynaklar genel itibariyle Rus menşelidir. En eski kaynaklar Sibir Kronikleri ve Rusların çertej ismini verdiği atlas/harita çalışmalarıdır. Bu çalışmaların öncü isimlerinden biri Semen Ulyanoviç Remezov’dur. Remezov oğulları İvan, Leonte ve Semen’le birlikte Tobolsk şehrinde Sibirya tarihi ve coğrafyası üzerine uzun yıllara yayılmış birçok önemli çalışma ortaya koymuştur. Bu çalışmalardan biri Resmi Sicil Defteri olarak adlandırabileceğimiz Slujebnaya Çertejnaya Kniga’dır. 1730 yılında tamamlanan çertej yaklaşık iki asır sonra Petersburg Halk Kütüphanesi el yazmaları bölümünde görevli olan İ. A. Biçkov tarafından ortaya çıkarılmıştır. Ancak eseri daha sonra tarihçi A. İ. Andreev bilim dünyasına tanıtmıştır. Eserle ilgili en kapsamlı araştırmayı ise Sovyet haritacı L. A. Goldenberg yapmıştır. Goldenberg, çertejde yer alan metin ve çizimleri detaylarıyla birlikte ortaya koymuştur. Çertejin Petersburg Halk Kütüphanesi’ne gelmeden önce nasıl korunduğu ve ne şekilde mevzu bahis kütüphaneye geldiği hakkında kesin bir bilgi yoktur. Rivayetlerden birine göre Sibirya’da görevli bulunan V. Ya. Miroviç eseri muhafaza eden kişiydi. Ondan alınan eser başkente getirilerek İmparatoriçe II. Katerina’ya sunulmuş ve onun özel kütüphanesinde yer almıştır. Daha sonra 1852 yılında Petersburg Halk Kütüphanesi’ne getirilmiştir. Eser günümüzde Rus Milli Kütüphanesi El Yazmaları Bölümü’nde saklanmaktadır.
Slujebnaya Çertejnaya Kniga metin, çizim ve kartografik materyaller şeklinde üç gruba ayrılmaktadır. Eserin hazırlanış süreci uzun yıllara yayıldığı için şekil ve tarz yönünden çizim ve metinlerde bazı farklılıklar görülmektedir. Remezov çizimlerine Sibirya’nın merkezi olarak konumlandırılan Tobolsk’tan başlamış ve çizimlerinde Sibirya’nın iç bölgeleri, yerleşim alanları, köyleri, şehirleri, dağları, tepeleri, ormanları, nehirleri, gölleri ve birçok doğal alanı yer almıştır. Ayrıca Sibirya’nın dışında Moğol bozkırlarından, Kamçatka’ya, Çin’e kadar uzanan bölgeler de bu çalışmanın muhteviyatını oluşturmaktadır. Remezov birçok kabiliyete sahip bir ilim adamıdır. Onun ilgili olduğu alanlardan biri de tarihtir. Remezov’un iyi bir tarihçi olması çizimlerin haricinde Tobolsk ve Sibirya tarihi hakkında esere çeşitli metinler eklemesine sebep olmuştur. Bunlar arasında Tobolsk şehrinin tarihi, Sibirya’nın başpiskoposu ve metropolitleri, Sibir Kroniğinin çizimi, Yermak’tan sonra görev alan valilerin listesi ve Küçüm Han’a karşı kazanılan zafer gibi metinler dikkat çekmektedir. Bununla birlikte birçok çizim ve metin de çalışmada yer almaktadır. Şehir çizimleri arasında Tobolsk, Tümen, Turinsk, Verhoturye, Kungur, Berezov, Surgut, Narım, Tomsk, Kuznetsk, Mangazeya, Yeniseysk, Krasnoyarsk, İlimsk, İrkutsk, Turuhansk, Perm, Nerçinsk ve Yakutsk gibi şehirler bulunmaktadır. Bu çalışmada 18. asrın başlarında hazırlanan, Sibirya Türk tarihinin Sibir Kroniklerinden sonra önemli kaynakları arasında yer alan Slujebnaya Çertejnaya Kniga adlı çalışma muhteviyatı özelinde ortaya konulacak ve eser Sibirya üzerine çalışma yapan araştırmacıların istifadesine sunulacaktır.