Türkiye’de 2009 yılında uygulanmaya başlayan katılım sigortacılığı, son yıllarda politika yapıcıların ve uygulayıcıların giderek daha fazla ilgisini çeken bir alan haline gelmiştir. Katılım sigortacılığı son on yılda, yıllık %50’yi aşan etkileyici bir büyüme performansı sergilemiş, bu dönemde pazar payı %1,1’den %5’e yükselmiştir. Yakın dönemde üç sigorta ve bir reasürans şirketi pazara girmiş, bu alanda faaliyet gösteren şirket sayısı sekize yükselmiştir. Tüm bu dikkat çekici gelişmelere rağmen katılım sigortacılığının önünde piyasa derinliği, düzenleyici çerçeve, özgün değer önermesi gibi başlıklarda önemli gelişim alanları bulunmaktadır. Bu bağlamda, katılım sigortacılığının sürdürülebilir kalkınması için gerekli stratejik önceliklerin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çalışma, Türkiye’de katılım sigortacılığının gelişimini en fazla etkileyen faktörleri ortaya koyarak, önümüzdeki dönemde izlenebilecek en etkili politikaları belirlemeyi amaçlamaktadır. Türkiye’de katılım sigortacılığının gelişiminde en etkili politikaların belirlenmesi, sınırlı kaynaklarını en verimli şekilde kullanılmasını ve yatırımların optimize edilmesini sağlayacaktır. Çalışmada, kriter ve alternatif seti öncü literatürden yararlanılarak oluşturulmuş ve katılım sigortacılığı alanında en az 10 yıl deneyime sahip dört uzman ile katılım finans alanında çalışmaları olan bir akademisyenin görüşleri alınmıştır. Alternatif stratejiler, uzman görüşlerine dayalı olarak CODAS yöntemi ile analiz edilmiştir. Bulgular, Türkiye’de katılım sigortacılığının gelişimindeki en etkili faktörlerin “müşteri memnuniyeti” ve “rekabet gücü” olduğunu göstermektedir. Türk katılım sigorta sektöründe sürdürülebilir bir gelişim sağlayabilmek için yatırım yapılması gereken öncelikli alanlar ise “teknolojik dönüşüm”, “ürün çeşitlendirmesi ve inovasyon” ile “stratejik iş ortaklıkları” olarak belirlenmiştir. “Kurumsal sosyal sorumluluk”, “düzenleyici çerçeve ve uyum” ile “farkındalık ve eğitim” başlıkları, katılım sigortacılığında nispeten düşük öneme sahip öncelikler olarak bulunmuştur. Sonuç olarak, katılım sigorta şirketleri, dijitalleşme, ar-ge ve dağıtım kanalları alanlarına yatırım yaparak sigorta pazarında önemli bir rekabet avantajı elde edebilirler.