Türkiye'de büyük bir Kürtçe-Türkçe iki dilli topluluk vardır. İki dillilik her ne kadar her iki dilde de tam yetkinlik olarak görülse de bu tanımlama iki dillilik gerçeklerini tam olarak kapsamamaktadır. İki dilli Kürtçe-Türkçe konuşanların Türkçe yeterlik seviyeleri bir yelpazede üzerine yerleştirilebilir. Türkçe-Kürtçe iki dilli konuşurlar, dil yetkinliği açısından üç gruba ayrılabilir: Kürtçede sınırlı bir yetkinliğe sahip anadili gibi Türkçe konuşanlar, Türkçede yeterliliği düşük olan anadili Kürtçe olanlar ve her iki dilde de eşit düzeyde yetkinliğe sahip olanlar. Eşit yetkinliğe sahip konuşurlar, İkinci dil (D2) hakkındaki bilgilerindeki boşlukları doldurmak için birinci dilin (D1) dil bilgisel, leksikal ve pragmatik özelliklerini kullanır. Kürtçe-Türkçe İki Dillilerin Türkçesi adı ile adlandırabileceğimiz Türkçenin yerelleşmiş (indigenious) varyasyonu Kürtçenin etkisiyle ve aynı iki dilli toplumun yakın ara dil süreçleriyle fosilleşmiş yeni bir varyasyondur. Bu çalışma, Türkçe-Kürt iki dilliler arasında konuşulan Kürtçenin (D1) Türkçeye (D2) fonolojik müdahalelerini ve Kürtçe Türkçe iki dillilerin ara dil süreçlerinin benzer olmasından kaynaklanan ortak dilsel kullanımlarını incelemektedir. Giriş bölümünde genel bir literatür taraması yapılmıştır. Daha sonra Kürtçe Türkçe iki dillilerin tasnifi yapılmıştır. Temel bir yerelleşmiş varyasyon tanımından sonra, makale ikinci dil edinimi (İDE) teorilerini tartışmaktadır. Ardından aktarım, ara dil, fosilleşme gibi yerelleşmiş varyasyonlarının temel süreçleri ele alınmıştır. Ardından Kürtçe Türkçe iki dillilerin Türkçesinin bazı temel fonolojik özellikleri ele alınmıştır. Son olarak, yerelleşmiş Türkçe varyasyonunun Türkçenin yerelleşmiş bir varyasyonu olarak kabul edilip edilmeyeceği değerlendirilmiştir.