Elektromiyostimülasyon (EMS), istemsiz kas kasılmaları elde etmek için kas veya periferik sinirlere elektrik akımları uygulanması ile oluşmaktadır. EMS uygulaması, birçok rehabilitasyon ortamında istemli kas aktivasyonunu desteklemek, sağlıklı bireylerde ve hastalık nedeniyle geleneksel istemli egzersizi yapamayan hastalarda zindeliği ve sağlığı iyileştirmek, kas hareketinin yeniden eğitimi, kas kasılmasının kolaylaştırılması, kas güçlendirilmesi ve uzun süreli hareketsizlik dönemleri sırasında kas kütlesinin ve gücünün korunması, kuvvet kayıplarının geri kazanılması ve sporcularda istemli egzersizi tamamlayıcı olarak, uzun süredir kullanılmaktadır. Ortopedik tedavide ve rehabilitasyon amaçlı yaygın olarak uygulanan geleneksel lokal EMS, gelişen teknoloji ile birlikte tüm beden elektromiyostimülasyon (TB-EMS) yöntemine ilerlemiştir. Artan popülaritesi, zaman verimliliği, ortak kullanım kolaylığı ve bireyselleştirilmiş uygulaması nedeniyle TB-EMS giderek daha fazla bilimsel araştırmanın konusu haline gelmiştir.Yapılan EMS uygulamasından beklenen hedefler doğrultusunda; farklı egzersiz protokolleri , EMS parametrelerindeki değişkenlerin farklı kullanımı,farklı çalışma grupları (sedanter, sporcu, hasta, yaşlı) ile birlikte uygulanan elektromiyostimülasyon uygulamasının fizyolojik olarak farklı etkiler oluşturabilmesi mümkündür.Uygulama noktasında bu değişkenlerde yapılan bir değişiklik ile farklı bulgular elde edilmesi muhtemeldir. Bulgulardaki bu tür farklılıklar, bu faktörlerin EMS etkinliği üzerindeki olası etkisini dikkate alan daha sistematik araştırmaların yapılmasını gerektirmektedir. Bu derleme çalışması ile uygulama boyutunda farklı popülasyonlar üzerinde sportif performans ve spor-sağlık yönüyle kullanılan elektromiyostimülasyon uygulamasına genel bir bakış ile birlikte güncel yaklaşımlara yönelik bilgiler, değerlendirmeler sunmak amaçlanmaktadır.