Nostalji literatürü yaygın olarak, radikal değişim dönemlerinde, daha sabit, sakin ve mutlu algılanan bir geçmiş imgesine yönelik özlemin, yani kolektif nostaljinin arttığını varsayar. Türkiye’nin özellikle son on yılda bu tarz bir kökten dönüşüm geçirdiği ileri sürülebilir. Bu süreç, “Eski-Yeni Türkiye” karşıtlığında vücut bulan, kutuplaşmayı artırıcı, politik bir söyleme de dönüşmüştür. Eski Türkiye’yi “altın çağ” olarak görenler için bu dönemin popüler kültürü, iyileştirici, bugünden kaçışı sağlayan bir işlev edinmektedir. Şüphesiz bu durum, nostaljinin bir “duygu” olarak sadece olumlu olana yönelmesiyle ilgilidir. Bu çalışma, “Eski-Yeni Türkiye” gerilimini, “yitirilmiş rejim nostaljisi” kavramı bağlamında, Old Laik Days (@oldlaikdayss) adlı Instagram hesabı üzerinden okumayı hedeflemektedir. Paylaşımlar incelendiğinde, yitirilmiş rejim nostaljisi (geçmişi yüceltme), geçmiş ile bugünü kıyaslama, iç-şarkiyatçılık ve bastırılmış hıncı dolayımlama temalarının baskın olduğu görülmektedir.