ÖzetAmaç: Laparoskopik cerrahide sık kullanımı olan verees needle(VN) ve direct trokar(DT) insertion tekniklerini prospektif randomize bir klinik çalışma ile karşılaştırmayı planladık. Gereç ve Yöntem: Laparoskopik kolesistektomi uygulanan 400 hasta bu prospektif randomize klinik çalışmaya dahil edildi. İs-tatistiksel analiz için SPSS 17.0 (SPSS Inc., Chicago, IL). kullanıldı. İnsfluas-yon teknik komplikasyonları 2 grupta incelendi. Major komplikasyonlar olarak açık ameliyata geçilmesini gerektiren durumlar (mesenterik laserasyon, kanama, organ perforasyonu, solid organ yaralanması ve damar yaralanmaları), ve minör komplikasyonlar (subcutan amfizem, extraperitoneal insflulasyon) hastanede kalış süresini değiştirmeyen faktörler olarak belirlendi. Bulgular: Her iki grupta da mortalite gözlenmezken grupler arasında ortalama yaş, erkek-kadın oranı, BMI ve ameliyat süreleri açısından bir fark gözlenme-di. 33 adet minör komplikasyon gözlendi. Bu komplikasyonların 27 Tanesi VN grubunda gözlenirken, DT grupta 6 minör komplikasyon gözlendi. VN grupta 3 adet major komplikasyon görülürken, DT grubunda major komplikasyon 1 adet gözlendi. Tartışma: Pneumoperitoneum kapalı olarak gerçekleştirilecek ise DT sokulması ile VN sokulması arasında güvenlik açısından bir fark yoktur.
Anahtar KelimelerLaparoskopi; Trokar Abstract Aim: We planned a comparison of veress needle (VN) and direct trocar (DT) insertion techniques, which have been commonly used in laparoscopic surgical procedures, via a prospective randomized clinical study. Material and Method: 400 patients who had undergone laparoscopic cholecystectomy were included to the present prospective randomized clinical study. SPSS 17.0 (SPSS Inc., Chicago, IL) was used for the statistical analysis. Insufflation-related technical complications were investigated in two groups. The cases requiring open surgery (mesenteric laceration, bleeding, organ perforation, solid organ injury and blood vessel injuries) were determined as major complications. Minor complications (subcutaneous emphysema, phison and extraperitoneal insufflation) were established as factors not changing the length of hospital stay. Results: Mortality was not observed in both groups. There was no difference between the groups with respect to mean age, male to female ratio, BMI and duration of surgery. 33 minor complications were detected. 27 of these complications were observed in the VN group, whereas the number of minor complications seen in the DT group was 6. Major complications seen in the VN and DT groups were respectively 3 and 1. Discussion: If pneumoperitoneum is established by close method, there is no safetyrelated significant difference between the insertion of DT and VN.