Vaginal birth after a caesarean section: the development of a Western European population‐based prediction model for deliveries at term

Abstract

Objective To develop and internally validate a model that predicts the outcome of an intended vaginal birth after caesarean (VBAC) for a Western European population that can be used to personalise counselling for deliveries at term.Design Registration-based retrospective cohort study.Setting Five university teaching hospitals, seven non-university teaching hospitals, and five non-university non-teaching hospitals in the Netherlands.Population A cohort of 515 women with a history of one caesarean section and a viable singleton pregnancy, without a contraindication for intended VBAC, who delivered at term.Methods Potential predictors for a vaginal delivery after caesarean section were chosen based on literature and expert opinions. We internally validated the prediction model using bootstrapping techniques.Main outcome measures Predictors for VBAC. For model validation, the area under the receiver operating characteristic curve (AUC) for discriminative capacity and calibrationper-risk-quantile for accuracy were calculated.Results A total of 371 out of 515 women had a VBAC (72%). Variables included in the model were: estimated fetal weight greater than the 90 th percentile in the third trimester; previous non-progressive labour; previous vaginal delivery; induction of labour; pre-pregnancy body mass index; and ethnicity. The AUC was 71% (95% confidence interval, 95% CI = 69-73%), indicating a good discriminative ability. The calibration plot shows that the predicted probabilities are well calibrated, especially from 65% up, which accounts for 77% of the total study population. ConclusionWe developed an appropriate Western European population-based prediction model that is aimed to personalise counselling for term deliveries.

Vaginal Birth After Repeated Cesrean Section: A Case Report

“…At that point, VBAC is an important alternative (2,12). Problems which could be seen in patients who attempt VBAC are under the influence of many factors such as education level, age, ethnicity, weight of the patient and the baby, time of delivery, the week of the pregnancy and the position of the fetal head (13). In the health centers which have operative conditions, the option of normal spontaneous delivery should not be ignored for the appropriate pregnant women who have had cesarean section beforehand in order to reduce the increased cesarean section rate and morbidity, mortality results related to cesarean section as well as to shorten the duration of hospital stay and lower the costs.…”

Sezaryen Sonrası Vajinal Doğum

“…Bunun varlığında SSVD şansı %87-90 kadar yüksektir 16,17 . Hastanın eğitim seviyesi, yaşı, etnik kökeni, hasta ve bebeğin kilosu, doğum zamanı hastanın gebelik haftası, fetal başın pozisyonu gibi pek çok faktörden de etkilenmektedir 18 . SSVD için uygun hastanın belirlerken kontraendike olan durumlarında dikkatlice değerlendirilmesi gerekmektedir …”

“…Daha sonra hasta ve fetusun monitörizasyonuna geçilmelidir. En az 30 dakikada bir 10 dakika kontraksiyonlar izlenmelidir 18 . Hastanın nabız ve tansiyon ölçümleri 30 dakika ya da saatte bir alınmalı ve kaydedilmelidir.…”

“…Sadece medikal endikasyonlar dahilinde kullanılmalı elektif olarak kullanımından kaçınılmalıdır. Başlamış doğum eyleminin desteklenmesi amacı ile uygulanan indüksiyon hastaların daha önceden normal doğum yapmış olması ve uygun Bishop skoru varlığında vaginal doğum şansını arttırmaktadır 18,19 . Günümüzde geçirilmiş iki ya da daha fazla sezaryen olan hastalarda doğum eyleminin desteklenmesi amacı ile indüksiyonunun kullanımı hakkında yeterli veri bulunmamaktadır.…”

“…Özellikle doğum indüksiyonu uygulanan hastalarda uterus rüptürü riskine karşı hekime değerli bilgiler vermektedir. Doğum eylemi takibinde servikal dilatasyonun durduğu vakalarda ilk seçenek olarak indüksiyon ajanı değil amniotomi denenebilir 18 . Aktif fazda servikal açıklığın 3 saat boyunca değişmemesi sezaryen doğum için bir endikasyon olarak kabul edilebilir.…”