ÖZETBu çalışmanın amacı, sporda hoşgörü kavramının sporcular açısından ne ifade ettiğini belirlemektir. Araştırmanın çalışma grubunu sporda hoşgörü kavramını tanımlamaya istekli 127 sporcu oluşturmuştur. Sporculardan açık uçlu bir soru ile sporda hoşgörü kavramını yazılı olarak tanımlamaları istenmiştir. Verilerin analizinde nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Analiz konusu olarak "sporda hoşgörü" kavramı alınmıştır. Elde edilen nitel veriler sonucunda sporcuların sporda hoşgörü kavramını; fair-play/ centilmenlik (%35,43), rakibe saygı (%34.64), hataları alttan almak (%14.96), sevgi (%14.1), anlayışlı olmak (%11.02), ahlaklı olmak (%7.87) ve iyi niyetli yaklaşma (%4.72) olarak algıladıkları görülmüştür. Bununla birlikte analiz sırasında sporda hoşgörü kavramının küçük oranlarda; disiplin, misafirperverlik, gülümseme ve sinirlenmeme olarak algılandığı da saptanmıştır.Anahtar Kelimeler: Spor, hoşgörü, algı, fair-play.
PERCEPTION OF ATHLETES CONCERNING 'TOLARANCE IN SPORT' TERM ABSTRACTThe aim of this study was to describe the opinions of athletes on the term of tolarence in sport. The study group of research consisted of 127 athletes volunteers to describe the term of tolarence in sport. Qualitative research method was used in analyzing the data. The theme of 'tolarance in sport-' was taken as analyze category. As a result of the study the concept of tolarance in sport was emphasized as fair-play/gentilmanliness (%35,43), respect to rival (%34.64), taking mistakes lying down (%14.96), love (%14.1), the behaviors of understanding (%11.02), being moral(%7.87) and having optimistic approach (%4.72). Moreover, during analyzes, it was understood that minority of athletes stressed the tolarance in sport as dicsipline, hospitality, smiling and not being agressive.Key Words: Sport, tolarance, perception, fair-play.
GİRİŞBu çalışmada bireyler ve toplumlar üzerinde büyük etkileri olan sporun çoğu zaman rekabetten oluşan şiddet, saldırı gibi unsurların oluşmasını engelleyen hoşgörünün önemi ve sporcular tarafından ne derece algılandığını ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Hoşgörünün yoksun olduğu bir spor ortamında rekabetten oluşan şiddetin ortaya çıkması ile doğacak sorunlar kaçınılmaz olacaktır. Bu yüzden sporcular arasında sevgi, saygı ve anlayış çerçevesinde oluşan hoşgörü ile birlikte sporda oluşacak olumsuzluklar engellenecektir.Günümüzde bir eğitim aracı olan sporun, toplumun bütün kesimleri tarafından kullanılmakta olduğu görülmektedir. Spordan olabildiğince fazla verim elde edebilmek, ilk çağlardan günümüze kadar gelen spor ahlakı, felsefi ilke ve kurallarına bağlı kalmakla mümkündür. Spor, barış, hoşgörü, eşitlik, disiplin, erdem, haz, hak, hukuk, mutluluk, sevgi ve saygı gibi insan onuruna yakışır kavramları bünyesinde taşıdığı gibi; hüzün, keder, stres gibi yine insani özellik taşıyan kavramları da içeren bir etkinlik olarak, insanın bütün varlığını etkileyen bir kavram olma niteliğini halen devam ettirmektedir (1). Ayrıca spor, toplum yaşamına çok değişik yollardan girerek, bireyleri doğrudan ya da dolaylı olar...