Bu çalışmada Türkçede kullanılan atasözlerindeki yönelim metaforları dilbilimsel olarak açıklanarak, Türk düşüncesindeki uzay-mekân kavramlaştırmasının detaylarının ortaya konması amaçlanmıştır. Metafor genel olarak, bir kavramın bir diğerine göre anlam kazanması, bir şeyi başka bir şeye göre düşünmek olarak tanımlanmaktadır. George Lakoff ve mark Johnson'un ortaya koyduğu metafor teorisine göre metaforlar 3 başlık altında ele alınmıştır. Bunlar; 1-Kavramsal (Yapı) metaforlar, 2-Ontolojik (Varlık) metaforlar ve son olarak yönelim metaforlarıdır. Sonuncu başlık olan Yönelim metaforları, bu kavramlaştırma dünyasında; yukarı-aşağı, içeri-dışarı, ön-arka, beri-öte, derin-satıh gibi karşılaştırma ve zıtlıklarla, kullanıldığı dildeki merkez ve çevre ilişkisine odaklanmaktadır. Atasözleri ve metaforların kesiştikleri nokta ise kültürlere göre farklılık göstermeleri ve söz konusu kültüre göre kurulan benzerlikleri kullanarak kısa ve öz anlatıma sahip olmalarıdır. Böylelikle; dilde var olan sözcüklerin başka anlam evrenleri ile ilişkilendirilerek kullanılması metaforları ve metaforlar ile kurulmuş atasözleri ise toplumsal belleği yüzyıllar boyunca taşıyabilmektedir. Ayrıca metaforlar her ne kadar doğal dildeki kelimeler ile üretilseler de onlardan farklı olarak nedensiz değillerdir. Bu kapsamda; Türkçede kullanılan atasözlerinde yönelim metaforlarında yukarıda sayılan yönelim kavramlarının; "iyi, kötü, başarılı, başarısız, mutlu, mutsuz, sağlıklı, sağlıksız" gibi hangi kavramlarla eşleştirildiği ve ifade edilmek istenen düşüncenin atasözlerine nasıl yansıdığı makale kapsamında ele alınmıştır. Çalışmada Türkçede kullanılan atasözlerinde bireyin kendisine ve kendisine ait gördüğü çevreyi nasıl normlaştırdığı ve bunlara ilişkin sınırı hangi kelime ve kavramlarla işaretlediği de ortaya konmuştur.