ÖZBu çalışmanın amacı, literatürde en çok tercih edilen iki yöntem olan "Kar/Hisse Senedi Getirisi" ve "Tahakkuklar/Nakit Akışları" modellerinden hangisinin şirketlerin ihtiyatlılık düzeylerini daha iyi ölçtüğünün tespit edilmesidir. Ayrıca çalışmamızda her bir model için üç farklı gözlem dönemi baz alınarak ihtiyatlılık düzeyini hangi dönemin daha iyi temsil ettiği araştırılmıştır. Bu bağlamda 2004-2017 yılları arasında BİST'te işlem gören 263 şirketin ihtiyatlılık düzeyleri panel veri regresyon analizi kullanılarak test edilmiştir. Araştırma bulguları, şirketlerin Kar/Hisse Senedi Getirisi modeline göre üç dönemde de ihtiyatlı uygulamaları olduğunu ve dönemsel olarak ihtiyatlılık düzeylerinin birbirine yakın olduğunu gösterirken, Tahakkuklar/Nakit Akışları modeline göre sadece tek bir gözlem döneminde ihtiyatlı uygulamalarının olduğunu göstermektedir. ABSTRACTThe aim of this study is to determine which of the two most commonly used methods in the literature, "Profit/Stock Return" and Accruals/Cash Flows" models better measure the conservatism level of companies. In addition, three different observation periods were used for each model in order to determine which period best represents the level of conservatism. In this context, the conservatism levels of 263 listed companies in BIST between 2004 and 2017 were tested using panel data regression analysis. The research findings show that
Hazırlanması ve uygulanması oldukça uzun süren ve maliyetli olan bütçelerin işletmelerde değer yaratma konusunda başarısız olduğu görüşü, birçok yönetici ve akademisyenin geleneksel bütçelemeye alternatif oluşturacak yöntemler aramalarına neden olmuştur. 2000'li yılların başında ortaya çıkan bütçeleme ötesi (beyond budgeting) yaklaşımı, bu alternatif yöntemler arasında en radikal olanıdır. Bu çalışmanın amacı, geleneksel bütçelemenin "neden" ve "nasıl" bu kadar tartışılan bir araç haline geldiği ve bütçeleme ötesi yaklaşımının geleneksel bütçeleme ile ilgili sorunları çözme konusunda ne kadar etkili olduğunu ortaya koymaktır. Çalışmada bütçeleme ötesi yaklaşımının literatür taraması ve vaka örnekleriyle kavramsal olarak değerlendirilmesi yapılmıştır. Ayrıca diğer çalışmalardan farklı olarak bütçeleme ötesi yaklaşımının uygulandığı vaka örneklerine yer verilmiştir. Literatür taraması ve vaka örneklerinden yola çıkarak bütçeleme ötesi yaklaşımının kullanımının oldukça sınırlı olduğu ancak döngülü tahminleme, dengeli puan kartı ve kıyaslama gibi modern tekniklerle birlikte kullanıldığında işletmelerde etkili bir yönetim modeli olması oldukça muhtemeldir.
Bu çalışmanın amacı, denetim komitesi özellikleri ile finansal raporlama zamanlılığı arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu kapsamda, 2008-2017 yılları arasında BİST'te işlem gören 233 şirketten elde edilmiş 1903 adet gözlem kullanılarak çoklu regresyon analizi yapılmış ve denetim komitesi bağımsızlığının, finansal uzmanlığının, üye sayısının, toplantı sıklığının ve cinsiyet çeşitliliğinin finansal raporlama zamanlılığı ile ilişkisi test edilmiştir. Çalışmanın bulguları; denetim komitesi üyelerinin bağımsız olması, üyelerin yıllık belirli periyotlarda toplanmaları ve komitelerin karma cinsiyet gruplarından oluşmasın finansal raporların daha kısa sürede kamuya duyurulmasında önemli etkenler olduğunu göstermektedir. Ayrıca araştırma sonuçları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, teorik beklentilere uygun ve birbiriyle tutarlı sonuçlar olduğu görülmektedir.
Bu çalışmada, finansal raporlama kalitesinin göstergesi olarak belirlenen şirketlerin ihtiyatlılık düzeyleri ile 5 temel denetim komitesi özelliği (bağımsızlık, finansal uzmanlık, boyut, görev süresi, toplantı sayısı) arasındaki ilişki incelenmiştir. Bu kapsamda, 2012-2016 yılları arasında BİST'te işlem gören 263 şirketten elde edilmiş 1180 adet gözlem kullanılarak panel veri analizi yapılmış ve denetim komitesi özelliklerinin şirketlerin ihtiyatlılık düzeyleri ile ilişkisi test edilmiştir. Araştırma yöntemi olarak literatürde en çok tercih edilen yöntem olan "Kar/Hisse Senedi Getirisi" modeli olarak ifade edilen Basu modeli kullanılmıştır. Bulgular, ihtiyatlılığın denetim komitesi boyutu ile pozitif, toplantı sayısı ile negatif ilişkili olduğunu göstermektedir. Sonuçlar, denetim komitesi üye sayısının artması durumunda, komitelerin daha etkin hale geldiğini ve firma ihtiyatlılık düzeyini arttırarak finansal raporlama kalitesinin yukarıya çektiğini göstermektedir. Buna karşın, denetim komitesinin dönem içinde daha sık toplantı gerçekleştirmesi durumunda firma ihtiyatlılık düzeyi düşmekte ve buna bağlı olarak finansal raporlama kalitesi azalmaktadır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.