Yapay zekâ epistemolojik alt yapısını mantıktan almaktadır. Mantık bilimi hem felsefi alanda hem de mühendislik alanında önemli bir yer işgal etmektedir. Makalede son yüzyılın ikinci yarısından itibaren hem mühendislik bilimlerini hem de sosyal bilimleri etkisi altına almış olan yapay zekâ çalışmalarının felsefe ile ortak alanı olan mantık ilminin etki düzeyi ve gelişim evreleri anlatılacaktır. Bununla birlikte yapay zekâ çalışmalarının ard alanında bulunan mantık ilminin klasik dönemi olan Aristoteles mantığının yapay zekâya etkileri ve özellikle 20. yüzyılda ortaya çıkmış bulanık mantığın yapay zekâya etki düzeyi ayrıntılı bir şekilde betimleyici olarak işlenmektedir.
Ben Felsefesi denilince özneyi yani "Ben"i merkeze alarak öznenin üzerine düşünülen felsefi görüş akla gelmektedir. "Felsefe refleksif bir tavırdır"sözü bize felsefenin kendi üzerine düşünme faaliyeti olduğunu göstermektedir. Düşünme daima bir şeyi düşünmedir. Bir konunun üzerine düşünme bazen bir masa, bazen bir sıra, bazen bir ruh ya da Tanrı olurken aslında bir şey bazen kendi bile olabilmektedir. Buradan hareketle düşünme, kendi kendini de düşünme anlamına gelir. Yani düşünmenin kendisini ya da düşünen kişinin kendisini düşünmesidir. Bu noktadan bakıldığında Ben felsefesi Ben'in üzerine yani düşünen şeyin kendisi üzerine düşünmesi anlamına gelmektedir. Özellikle Alman düşünürler, Alman İdealizmi ve Ben Felsefesi üzerine yönelmiş bir felsefi gelenek oluşturmuşlardır. Kant, Fichte, Schelling'in felsefi yönelimleri "Ben" üzerine yapılan felsefe olmuştur. Makalede Fichte'nin Ben'inden ne anlamamız gerektiği konusu irdelenerek değerlendirilecektir. Aynı zamanda makalede öncelikle Fichte'nin kısa hayatı ve yönelimleri ve Alman idealizmine katkıları sunulacaktır. Bunun yanında "Ben" hakkında düşünceleri detaylandırılacak ve Alman idealist filozoflar hakkından kısa tarihi bilgi sunulacaktır.
Tarihte makine kırıcısı olarak bilinen Luditler ile yapay zekâ karşıtları arasında ilişki kuracağımız makalemizde yapay zekânın tanımı, kısa tarihçesi ve insanlar açısından önemine değinilecektir. Bu bağlamdan hareketle yapay zekâya karşı çıkan görüşlerin neden karşı çıktıklarını ve bu yapay zekânın, hangi aşamada insanlara zarar verecek durumda olacağı hakkında betimleyici bir anlatım sunulacaktır. Zayıf yapay zekâ, güçlü yapay zekâ olarak insanın zihinsel süreçlerini yerine getirdiğinde onun etkinlik gücünün artacağı belirtilecektir. Bunun yanında yapay zekâya karşı çıkan insanların, tarihteki makine kırıcıları ile benzer bir düşünceye sahip olup olmadıkları konusu tartışılacaktır. Yine bu çalışmada Ludist akımların teknoloji karşıtlığı, makine kırıcılığı fikri, bu fikri olumsuz yönden değerlendiren düşünceler karşılaştırılacaktır. Yapay zekâ karşıtlarının düşünceleri ile geleneksel ludistlerin ve neo ludistlerin benzer ve ayrışan yönleri tartışılacaktır. Çağdaş ludist olarak tanımladığımız 21. yüzyıl teknoloji karşıtlarının, özelde yapay zekâ karşıtlarının kaygıları, insan nesli ve insanlık üzerinedir. Onlara göre yapay zekâ, bu alanları tahrip edip, yok edecektir. Çalışmamızda bu konu detaylıca açıklanacaktır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.