Creating brand loyalty is one of the important strategies using companies to cope with competition. The competition increases in personal care products market that becomes a growing sector in our country and world. The companies in this market can achieve to keep their customers creating brand loyalty. But a lot of factors effect on brand loyalty. Determining these factors is important to effect brand loyalty. Thus it is investigated the factors related brand loyalty in personal care products market in this study. Brand image, brand trust, perceived quality, brand competence and customer satisfaction were examined as determinants of brand loyalty. According to results brand image and trust affect perceived quality. Perceived quality affects satisfaction. And customer satisfaction affects positively brand loyalty.

Within the framework of an integrated model, the primary objective of this study is to identify how risk, value, quality, trust, and viral communication influence green purchase intentions. In order to achieve this objective, a survey study was carried out in Ankara, and the resulting data were evaluated. As an application area, the ready-made apparel and garment sector is picked. The results indicate that perceived value, quality, and viral communication are effective in increasing consumers' intents to purchase green, ready-made apparel products. On the other hand, it has been determined that perceived risk and trust do not influence consumers' intentions for these products. Moreover, purchasing intentions for green ready-to-made clothing have a positive influence on purchasing behavior.

The success of businesses that offer new products to the market is possible by appealing to consumers who can adapt and use these innovations. Innovative consumers adopted innovations faster than other consumers can be considered a target market for these businesses. To reach innovators and respond to their needs, it is necessary to examine how they behave. Consumers’ shopping style is one of the variables considered to evaluate their behavior. Therefore, businesses targeting innovative consumers can develop successful marketing strategies by determining their shopping styles. From this point of view, this research is aimed to determine the relationships between the innovativeness of consumers and their shopping styles. For this purpose, the study was conducted in Giresun. Based on the results, various suggestions were offered for researchers and practitioners. University students were preferred in the sample selection by considering both the Consumer Style Inventory (CSI), which was developed to quantify shopping styles, and the studies in the literature. The data obtained from 386 students at Giresun University were collected using a survey and analyzed via SPSS 23.0 statistical program. Factor and correlation analysis were used to analyze the data. The study findings indicated that there were significant relationships between cognitive innovativeness and quality and price consciousness in shopping styles. There were also substantial relationships between sensory innovativeness and fashion consciousness and impulsiveness in shopping styles. Accordingly, cognitive innovators consider the products’ price and quality at shopping whereas sensory innovators pay attention to the products’ trendiness and do unplanned buying.

Dünyada yaşanan teknolojik ve dijital dönüşüm, çevrimiçi alışveriş, e-kitap, akıllı saat, mobil hizmetler gibi yenilikleri de beraberinde getirmiştir. Tüketici açısından değerlendirildiğinde, mobil bankacılık hizmetlerinin de içinde yer aldığı bu dijital yeniliklerin benimsenmesi herkes için aynı hızda gerçekleşmemektedir. Teknolojinin içine doğan bireyler (dijital yerliler) ile dijital değişime ayak uydurmaya çalışan bireylerin (dijital göçmenler) bu yenilikleri benimsemeye yönelik tutumları farklıdır. Dijital yerliler yenilikleri benimsemeye daha yakınken göçmenler daha uzak olabilmektedirler. Bu araştırmada Teknoloji Kabul Modelindeki boyutlar esas alınarak dijital yerliler ve dijital göçmenler arasında mobil bankacılık hizmetlerini benimseme faktörleri açısından farklılıkların belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca her iki gruptaki tüketicilerin demografik özellikleriyle mobil bankacılık hizmetlerini benimsemeye yönelik tutumları arasındaki ilişkiler de incelenmiştir. Bu amaçla İstanbul ilinde bir anket çalışması yürütülmüştür. Toplam 404 anket uygulanmıştır. Anketlerden elde edilen veriler SPSS 23.0 istatistik programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, t-testi, faktör analizi ve korelasyon analizi kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre dijital yerliler dijital göçmenlere göre mobil bankacılık hizmetlerini kullanmanın daha avantajlı, pratik, hızlı ve yaşam tarzlarıyla uyumlu olduğunu düşünmektedirler. Dijital göçmenler ise dijital yerlilere göre bu tür hizmetleri kullanmanın riskli olduğunu düşünmekte ve endişe duymaktadırlar.

Bu çalışmanın amacı sosyal ağ pazarlaması, çevrimiçi tüketici katılımı, satın alma niyeti ve marka sadakati arasındaki ilişkileri incelemektir. Bu amaçla sosyal medyayı kullanan tüketicilere bir anket çalışması yapılmış ve sonuçlar irdelenmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre sosyal ağlarda yürütülen pazarlama faaliyetleri, tüketicilerin bu faaliyetlere katılımı, satın alma niyetleri ve markaya duyulan bağlılıkları arasında ilişkiler bulunmaktadır. Sosyal ağ pazarlaması faaliyetleri tüketicilerin katılımını ve satın alma niyetlerini etkilemektedir. Çevrimiçi katılım hem sadakat hem satın alma niyeti üzerinde etkilidir. Buna ek olarak marka bağlılığı satın alma niyetini pozitif yönde etkilemektedir.