The aim of this study is to examine the effect of Entrepreneurship-oriented STEM activities, implemented in the context of Pure Substances and Mixture, on 7th-grade students' entrepreneurship skills and perception. "Embedded design" from the mixed method designs was utilized as the research design of the study. The study group consistsed of 23 students studying in the 7th-grade of a state school in the central district of Van in the fall semester of the 2019-2020 academic year. Entrepreneurshiporiented STEM activities were implemented through six-week modules. While quantitative data on students' entrepreneurship skills were obtained using Science-Based Entrepreneurship Scale, qualitative data on entrepreneurship perceptions were obtained through structured interviews. Paired sample t-test and Wilcoxon signed rank test were used for quantitative data analysis, content analysis method was used for qualitative data. Results indicated that the mean scores of taking risk, the need of success and communication skills increased and students' entrepreneurship perceptions improved at the end of the study. As a result, it was revealed that STEM activities where entrepreneurship skills are prioritized can improve students' perception and skills towards entrepreneurship.

Bu çalışmada kimya öğretiminde öğretim teknolojilerinin kullanımı ele alınmış olup kimya öğretmenlerinin bu teknolojileri derslerinde kullanımlarına yönelik görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda Ağrı il merkezinde ve Patnos ilçesinde görev yapan 15 kimya öğretmeni ile yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılarak nitel çalışma gerçekleştirilmiştir. Görüşmelerden elde edilen verilerin değerlendirilmesinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre kimya öğretmenlerinin çoğunluğu çalıştıkları okulların teknolojik donanımlarının yetersiz olduğunu ve teknolojik cihazların bakımlarının yapılmadığı için onlardan yeterli düzeyde faydalanamadıklarını belirtmişlerdir. Çalışmaya katılan öğretmenler genel olarak akıllı tahta kullandıklarını ve akıllı tahta sayesinde öğrenimin daha kalıcı olduğunu ve öğrenci başarısının arttığını ifade etmişlerdir. Öğretmenlerin büyük bir kısmı teknoloji kullanımı yönünden kendisini yetersiz görmekte ve kendilerini teknoloji kullanımı yönünden geliştirebilmeleri için özellikle hizmet içi eğitimlere ihtiyaçlarının olduğunu düşünmektedirler. Ayrıca, öğretmenler genel olarak müfredatın kendilerini teknoloji kullanımına yönlendiremediğini ve öğretim teknolojilerine ayrılan bütçelerin ise yetersiz olduğunu ifade etmişlerdir.

Bu çalışma, 2013-2020 yılları arasında yayınlanan, Türkiye'de, fen eğitiminde teknoloji entegrasyonu üzerine öğretmenler ile yapılan çalışmaları incelemeyi amaçlamaktadır. Bu kapsamda Google Akademik, DergiPark ve Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezi veri tabanları ''fen'', ''fizik'', ''kimya'' ve ''biyoloji'' anahtar sözcükleri ile ''teknoloji entegrasyonu'', ''teknoloji kullanımı'' ve ''teknolojik pedagojik alan bilgisi (TPAB)'' anahtar sözcüklerinin ikili kombinasyonları kullanılarak taranmıştır. Tarama sonucunda belirlenen toplam 49 bilimsel araştırma (makale, yüksek lisans ve doktora tezi) içerik analizi yöntemine göre incelenmiştir. Araştırmaların her biri yayın yılı, konu alanı, araştırma yöntemi, örneklem özellikleri, veri toplama araçları, veri analiz yöntemleri, geçerlik ve güvenirlik için kullanılan stratejiler, üzerine çalışılan eğitim teknolojileri bakımından incelenmiştir. Ek olarak TPAB modeli perspektifinden ele alınan araştırmalar ise çalışılan alt boyutlar bakımından analiz edilmiştir. Bulgular, ilgili alanda son yıllarda daha çok araştırma yapıldığını, araştırmaların en çok teknolojinin fen eğitimine entegrasyonu konusundaki öğretmen görüşlerine odaklandığını, eğitim teknolojilerinden en çok akıllı tahta üzerine araştırmalar yapıldığını, nitel ve nicel araştırma deseninin, karma desene göre daha çok tercih edildiğini, anket/ölçek kullanımının en çok tercih edilen veri toplama aracı olduğunu, geçerliği sağlamak için uzman incelemesinin ve güvenirliği sağlamak için Cronbach alfa katsayısının daha çok tercih edildiğini göstermektedir. TPAB modeli perspektifinden ele alınan çalışmalarda ise tümünde TPAB modelinin TPAB alt boyutu üzerine, en az ise pedagojik bilgi (PB) alt boyutu üzerine çalışıldığı görülmüştür. Bu sonuçlar ışığında araştırma konusuna yönelik yapılacak sonraki çalışmalar için önerilerde bulunulmuştur.