Daha önce 2019-nCoV olarak bilinen SARS-CoV-2 virüsünün etken olduğu COVID-19 akut bir solunum yolu hastalığıdır. Hastalık, Çin'den başlayarak tüm dünyaya yayılmıştır. Dünya Sağlık Örgütü tarafından uluslararası kamu sağlığı acil durumu (30.01.2020) olarak ilan edilen COVID-19'la ilgili genetik ve moleküler çalışmalar ilk günden itibaren başlamış olmasına rağmen, şu ana kadar hala önleyici bir aşı ve kesin bir tedavi yöntemi bulunamamıştır. COVID-19, acil durum olarak ilan edildikten sonra özellikle ilaç ve biyoteknoloji şirketleri ile aşı sektöründeki büyük şirketler ilaç ve aşı üretimi için iş birliği içinde çalışmalarını hızla sürdürmektedir. Bu derlemenin amacı, COVID-19 ile Dünyada ve Türkiye'de COVID-19'u önlemeye yönelik geliştirilen mevcut aşı çalışmaları hakkında bilgi vermek ve bu çalışmaların birlikte analiz edilmesine katkı sunmaktır.
In December 2019, a new coronavirus (CoV) pneumonia due to animal-to-human transmission emerged in the local wild animal markets of Wuhan, Hubei province of China, and then the virus started to spread from person to person (Figure 1) (1). nCoV-2019, called a new SARS-like CoV (SARS-CoV-2), has spread all over the world and has become a global public health problem over time. The World Health Organization (WHO) stated that the disease agent is a nCoV and declared the coronavirus disease (COVID-19) as a Public Health Emergency of International Importance on Jan 30 th , 2020, and then as a pandemic on Mar 11 th , 2020 (1,2).CoVs, a large single-stranded RNA virus (+ssRNA) family that can be isolated in different animal species, have gradually become the main pathogens of the respiratory tract disease outbreaks (3). Coronaviruses (CoVs) are viruses with the largest RNA Yeni patojenik viral suşların ortaya çıkması küresel sağlık için sürekli bir tehdit oluşturmaktadır. En son yeni koronavirüs-2019 (COVİD-19), bunun en iyi bilinen örneğidir. Şiddetli akut solunum yolu enfeksiyonu-koronavirüs-19 virüsünün neden olduğu COVİD-19 hızla dünyaya yayılmıştır. Bu salgına karşı ilaç ve aşı çalışmalarının gerçekleştirilmesi ve potansiyel aşı adaylarının hızlı bir şekilde tanımlanması oldukça önemlidir. Sağlıklı yetişkinlerde aday aşıların, hayvan modellerindeki aşı çalışmalarına paralel olarak doğru şekilde değerlendirilmesi ve üretim kapasitesinin büyütülmesi, insan denekler için minimum risk ve hızlandırılmış COVİD-19 aşı çalışmalarına fayda sağlayacaktır. Bu derlemenin amacı, aşı geliştirme stratejileri, aşı gelişim aşamaları, faz çalışmaları ile COVİD-19'u önlemeye yönelik geliştirilen aday aşı çalışmalarının güçlükleri, üretim aşamaları ve mevcut durumları hakkında bilgi vererek analiz edilebilmelerine katkı sunmaktır.
The aim of this study was to examine the clinical characteristics of coronavirus disease-2019 (COVID-19) patients, such as their symptoms, laboratory and radiographic results. This is the first study to describe the clinical characteristics of COVID-19 patients in the Eastern Black Sea region of Türkiye. Material and Methods: This is a single-center cross-sectional study. The sample of the study consisted of 556 patients who received inpatient treatment in pandemic clinics and intensive care units with the diagnosis of laboratory-approved COVID-19 infection in a public hospital in XXX province between 20 March 2020-27 August 2020 and whose patient information was recorded in an electronic environment and in the patient files. Results: The mean age of 556 hospitalized patients with COVID-19 was 58.08±17.18 years, and the three most common symptoms were cough (44.4%), fever (20.5%), and fatigue (17.3%). 30.2% of the patients had lymphocytopenia, 67.8% had high C-reactive protein (CRP), 37.9% had high lactate dehydrogenase, and 30.5% had positive D-dimer levels. Symptomatic patients had greater comorbidities and higher CRP levels than asymptomatic patients. High CRP odds ratio 2.069, high ferritin odds ratio 3.605, and platelet odds ratio 0.995 were found to be associated with abnormal thoracic tomography in the logistic regression. Conclusion: This study provides basic data to show the importance of determining the clinical characteristics of COVID-19 patients in the Eastern Black Sea region of Türkiye. Results can be used as a knowledge base for future research and to implement procedures for improving safety perceptions among patients.
Bu araştırma, COVID-19 pandemisinin sağlık programlarında öğrenim gören öğrencilerde belirsizliğe tahammülsüzlüğe etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Tanımlayıcı olarak planlanan araştırmanın evrenini Karadeniz bölgesinde bulunan iki devlet üniversitesinin meslek yüksekokulunda öğrenim gören sağlık bölümü (diyaliz, ilk ve acil yardım, fizyoterapi, yaşlı bakımı, çocuk gelişimi, tıbbi laboratuvar teknikleri, tıbbi dokümantasyon ve sekreterlik) 2. sınıf öğrencileri oluşturmuş olup çalışmaya katılmayı kabul eden 807 öğrenci örneklemi oluşturmuştur. Veriler Mayıs 2020 de birey tanıtım formu, belirsizliğe tahammülsüzlük ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Verilerin istatistiksel analizinde; sayı, yüzde, ortalama ile verilmiş, karşılaştırmalarda Student-t test ve ki-kare testi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin %76,6'si kadın, %70,8'inin gelir durumu orta düzeyde, %47'sinin il merkezinde yaşadığı belirlenmiştir. Öğrencilerin %95,2 sosyal izolasyon önlemi almışken %18,3 kendisi veya yakınları karantinaya alınmıştır. Öğrencilerin pandemi döneminde ruh hali değişimi incelendiğinde %53,7'sinin kötüye gittiği, %63,2'sinin psikososyal destek hizmeti aldığı belirlenmiştir. Öğrencilerin COVID -19'a ilişkin verileri ile belirsizliğe tahammülsüzlük ölçeğinden alınan puanlar karşılaştırıldığında, ruh hali değişimini kötü olarak niteleyenlerde, karantinaya alınanlarda, psikososyal destek hizmeti alanlarda ölçek puanlarında istatistiksel olarak farkın önemli olduğu belirlenmiştir (p<0,05). Sonuç: Pandemi döneminde öğrenciler sosyal izolasyona dikkat etmiş, pandemi öğrencilerin ruh halini olumsuz yönde etkilemiştir. Geleceğin sağlık profesyonelleri öğrencilerimizin standart sağlık eğitiminin bir parçası olarak psikososyal destekli eğitimin etkisinin duyarlılık programlarıyla farkındalık kazandırılması gereklidir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.