Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin dini inançlarının bazı demografik değişkenlere göre incelenmesi ve deizme yönelim düzeylerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya Adnan Menderes Üniversitesi’nin farklı fakültelerinde öğrenim
gören 801 kadın ve 771 erkek olmak üzere toplam 1572 öğrenci katılmıştır. Araştırmaya katılan öğrencilerin cinsiyet ve yaş gruplarına göre dinle ilgili birtakım sorulara verdikleri yanıtların karşılaştırılmasında SPSS 22.0 programında
çapraz tablolardan yararlanılarak Ki-Kare (x2) analizinden faydalanılmıştır. Araştırmanın sonunda öğrencilerin büyük bir bölümünün kendisini “Müslüman” olarak tanımladığı belirlenmiş, buna karşılık öğrencilerin dini ibadetleri
yerine getirme düzeylerinin düşük olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin deizm yönelimleri incelendiği zaman kadın öğrencilerin %7.9’unun, erkek öğrencilerin ise %7.7’sinin kendisini deist olarak tanımladığı belirlenmiştir Demografik
değişkenlere göre ele alındığı zaman öğrencilerin dini açıdan kendilerini tanımlamaları ile Allah’ın varlığına ve evreni yarattığına ilişkin görüşlerin yaş ve cinsiyet değişkenlerine göre anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiştir
(p<0.05). Çalışmadan elde edilen veriler değerlendirildiğinde, demografik değişkenler açısından öğrencilerin kendilerini din açısından nasıl tanımladıklarının cinsiyet ve yaş grubu değişkenlerine göre anlamlı şekilde farklılaştığı
belirlenmiştir. Öğrencilerin Tanrı'nın varlığına ve evrenin yaratılmasına ilişkin görüşlerinin yaş grubu ve cinsiyet değişkenlerine göre önemli ölçüde farklılaştığı tespit edilmiştir. Öğrencilerin kader inancının cinsiyet değişkenine
göre anlamlı farklılık gösterirken, yaş grubu değişkenine göre anlamlı bir şekilde farklılaşmadığı tespit edilmiştir. Bu bulgulara göre yaş ve cinsiyet değişkenlerinin gençlerin dini tutum ve yönelimlerini etkilediği söylenebilir.
Comparing the management characteristics of business firms in different countries has been a popular research topic in business administration. In this paper, we compare the management characteristics of U.S., German, and Japanese manufacturing corporations. The findings of our study can provide valuable insights for corporate managers and global investors. We find that U.S. manufacturing corporations have the lowest liquidity risk (i.e., U.S. manufacturing firms have higher liquidity levels) compared with German and Japanese manufacturing corporations. German manufacturing corporations have the highest bankruptcy risk (i.e., German manufacturing firms have higher liability levels) compared with U.S. and Japanese manufacturing corporations. The average collection period of accounts receivable and the average payment period of accounts payable are significantly shorter in U.S. manufacturing corporations compared with their German and Japanese counterparts. Due to the extensive use of the just-in-time inventory management system in Japanese Keiretsu industry groupings, Japanese manufacturing corporations have higher inventory turnover rates (i.e., Japanese manufacturing corporations carry lower inventory levels) compared with U.S. and German manufacturing corporations. U.S. manufacturing corporations are able to earn higher operating profit margins compared with their German and Japanese counterparts because they are able to charge higher product prices to customers and/or they are able to have lower manufacturing costs. Japanese manufacturing corporations have the lowest annual sales and total assets growth rates compared with U.S. and German manufacturing corporations.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.