Risk yönetimi, risk iletişiminde önemli role sahiptir. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle birlikte kitle iletişim araçlarının etkin kullanımına ihtiyaç vardır. Bu açıdan hızlı şekilde topluma ulaşım sağlayan ve kolay yönetilebilir iletişim araçlarının başında sosyal medya gelmektedir. Zamanında, eyleme geçirilebilir ve güvenilir bilgi kanalları, özellikle yüksek korku ve belirsizlik içeren durumlarda hayati öneme sahiptir. Acil durumlarda bilgi akışı ve yüksek şeffaflığın tesis edilebilmesi için iletişime açık ve esnek bir yaklaşım gereklidir. Araştırmanın amacı, günümüz koşullarında yaşadığımız salgın ve ardından aynı dönemde meydana gelen deprem afetleri kapsamında AFAD'ın risk yönetimi açısından ile tişim stratejisini nasıl ele aldığının sosyal medya hesapları üzerinden incelenmesidir. Çalışma, Twitter'da zaman dilimi olarak 11 Mart 2020-31 Aralık 2020 tarihleri arasında AFAD tarafından paylaşılan tweetlerden oluşmaktadır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Kurumun mesaj içerikleri risk iletişim sürecinde bilgilendirme, önleyici mesaj, acil durum ve iyileştirme şeklinde gruplandırılmıştır. İncelenen tweetler; deprem, meteoroloji, kaza-zehirlenme-yangınpatlama, Covid-19, yardım faaliyetleri, yapılan etkinlikler, uluslararası tanınırlık çalışmaları, anma-özel gün-bayram mesajları şeklinde sınıflandırılmışlardır. Bu kapsamda AFAD'ın konu içeriklerine göre kullandığı risk iletişim teknikleri incelenmiştir. Sonuç olarak AFAD'ın risk iletişimi bağlamında sosyal medya araçlarını eş zamanlı olarak etkin kullanmasının kriz süreçlerinde toplumun yaşamış olduğu kaygı ve belirsizliğin giderilmesinde önemli bir etkiye sahip olduğu söylenebilir.
Bu araştırmanın amacı, ön lisans okuyan öğrencilerin duygusal zekâ düzeylerinin kendini ifade etme iletişim becerisine etkisini ortaya koymak olarak belirlenmiştir. Ayrıca öğrencilerin duygusal zekâ düzeyleri ve alt boyutları, kendini ifade etme iletişim becerileriyle demografik özellikleri arasında farklılık olup olmadığının araştırılması hedeflenmiştir. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hayrabolu Meslek Yüksekokulunda sosyal bilimler alanındaki bölümlerde okuyan 181 öğrencinin katılımıyla ve anket tekniği yoluyla toplanan veriler SPSS 20 paket programında analiz edilerek yorumlanmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, açıklayıcı faktör ve güvenirlik analizleri, korelasyon ve regresyon analizleri ile Mann-Whitney U testi yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; ön lisans öğrencilerinin duygusal zekâ düzeylerinin kendini ifade etme iletişim becerisini anlamlı ve pozitif yönde etkilediği; duygusal zekâ ile alt boyutları olan kendi duygularını değerlendirme, duyguların kullanılmasına ilişkin alt boyutları ile öğrencilerin iletişim dersi alma durumları arasında ve kendini ifade etme iletişim becerisi ile cinsiyet, sınıf ve iletişim dersi alma durumu açısından farklılık gösterdiği görülmektedir. Dolayısıyla duygusal zekâsı yüksek bireylerin kendini daha iyi ifade edebilme iletişim becerisine sahip oldukları sonucuna ulaşılmıştır.
Bu araştırmanın amacı, bireylerin kişilik özelliklerinin kariyer değerlerine olan etkisini incelemektir. Bu doğrultuda, bireylerin sosyal-dışa dönük, içten-uyumlu, kendine güvenen-baskın ve alçakgönüllü-samimi kişilik özellikleri ile girişimcilik eğilimleri arasındaki ilişkiler belirlenmiştir. Araştırma Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi 'nde öğrenim gören öğrenciler üzerinde gerçekleştirilmiştir. 220 kişiye uygulanan anketlerden geçerli kabul edilen 208 anket formu değerlendirmeye alınmıştır. Elde edilen veriler SPSS programı kullanılarak analiz edilmiştir. Yapılan korelasyon ve regresyon analizleri sonucunda, içten-uyumlu ve alçakgönüllü-samimi kişilik özellikleri ile kariyer değerinin girişimci boyutu arasında pozitif yönde anlamlı fakat zayıf bir ilişki belirlenmiştir. İçten-uyumlu ve alçakgönüllü-samimi kişilik özellikleri bireylerin girişimcilik eğilimlerini olumlu yönde etkilemektedir. Aynca öğrenim hayatlarında girişimcilik dersi alan ve almayan önlisans öğrencilerinin, girişimcilik eğilimleri arasındaki farklılığı belirlemek üzere Mann-Whitney U testi yapılmış ve öğrenciler arasında istatistiki olarak anlamlı bir farklılık bulunamamıştır.
ÖzMeslek intiharı kavramı, yaratıcı, girişken, iyi yetişmiş zeki insanların, aniden kendi kararları ile işletme içindeki kariyerlerini olumsuz yönde etkileyecek adımlar atmaları olarak tanımlanmaktadır. Örgütlerde üstün yeteneklere sahip, yaratıcı, girişimci, yeniliklere ve değişime açık, zeka düzeyi yüksek çalışanların önemli bir kısmı değerlendirilememektedir. Bu özelliklere sahip çalışanlar potansiyellerine uygun iyi bir pozisyona gelemediklerinde değersizleştiklerini hissetmekte ve örgütten uzaklaşmaktadırlar. Bu durum meslek intiharına neden olmaktadır. Çalışmanın amacı; örgütlerde meslek intiharını tanımlamak, meslek intiharının örgütlere olan etkilerini ortaya koymak, meslek intiharını önlemeye yönelik unsurlara dair bir model önerisi geliştirmeye yönelik olarak tasarlanmıştır. Araştırmanın, meslek intiharının önlenmesi açısından ileride yapılabilecek uygulamalı çalışmalara kuramsal ve kavramsal açıdan bir temel teşkil etme potansiyeli taşıdığı düşünülmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.