It is one of the legal aid institutions that envisage international cooperation with the transfer of criminal proceedings, extradition of criminals, recognition of foreign decisions and transfer of convicts. The increasing traffi c of people and goods all over the world has also increased the commitment of cross-border crimes, and it has become a common situation for the perpetrator who commits a crime in one state to fl ee to another country. In criminal law, if more than one state has jurisdiction, the resolution of jurisdictional disputes between judicial authorities is more diffi cult than in private law. With the transfer of criminal proceedings, it is tried to prevent disputes on judicial power between states, and it is aimed to conduct judicial proceedings more eff ectively, in accordance with the procedural economy and in a fair manner. The importance of this institution is that it enables the transfer of the entire criminal procedure process, from investigation to execution of the sentence. It is made possible to try criminals who would have gone unpunished if they were not transferred with the institution. The subject of the study is 1972 European Convention on Transfer of Proceedings in Criminal Ma ers to which Turkey is a party . Convention is a very important international legal instrument includes provisions on the means of transferring prosecutions in the criminal area, the multiplicity of criminal proceedings, and the protection of the persons concerned against the risk of multiple prosecution and convictions. In the study, it was tried to be examined the reasons for transfer of criminal proceedings fi rstly, and then the relevant provisions of the European Convention on Transfer of Proceedings in Criminal Ma ers were tried to be examined by taking into account the relevant provisions of the Law no. 6706 on International Judicial Cooperation in Criminal Ma ers.

Çocuk ceza adaleti çocuklara yetişkinlerden ayrı bir adalet mekanizmasının kurulmasını öngörmekte, çocuk haklarının gözetildiği bu sistemde çocuklara has makam, usul ve mekanizmaların oluşturulması önem taşımaktadır. Gelişim çağını henüz tamamlamamış çocukların yüksek yararlarının her süreçte gözetilmesi gereken bu mekanizmada çocuğun iyileştirilerek toplumla tekrar bütünleştirilmesi, yaşamını uyumlu ve verimli bir birey olarak sürdürebilmesi amaçlanmaktadır. Türk Ceza Hukukunda yaş küçüklüğü evreleri üç gruba ayrılmakta ve her grup için ayrı düzenlemeler bulunmaktadır. Türk Ceza Kanunu ikinci evre yaş küçüklüğü evresinde bulunan 12 yaşını doldurmuş ancak 15 yaşını doldurmamış çocukların kusur yeteneğinin hâkim tarafından değerlendirilmesini ve çocuğun kusur yeteneğinin bulunup bulunmamasına göre indirimli ceza verilmesini ya da çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını düzenlemektedir. Çocuğa özgü güvenlik tedbirlerinin neler olduğu ise Çocuk Koruma Kanunu’nda yer almaktadır. Çalışmamızda önce çocuk ceza adaleti kavramından, çocuk ceza adaleti sistemi içerisindeki iyileştirme modellerinden ve her süreçte dikkate alınması gereken çocuğun yüksek yararı ilkesinden bahsedilmiş sonrasında ise 12-15 yaş arası çocukların cezai sorumluluğu bu ilkeler kapsamında ulusal ve uluslararası düzenlemelere göre değerlendirilmeye çalışılmıştır.