Denizli basin is situated at the junction of NW-SE trending Gediz Graben and E-W trending Büyük Menderes Graben in the eastern part of the western Anadolu (Anatolian) extensional province in western Turkey, which has been home to many civilizations during its long history and therefore has ruins of many antique cities and settlements. Most of antique cities were destroyed by strong earthquakes that occurred in ancient times. Strong historical earthquakes in Denizli basin caused heavy damage to antique cities in the region, namely, Hierapolis in Pamukkale, Laodikeia in Denizli city center, colassae in Honaz, Attuda in Babadag and Tripolis in Buldan. A strong earthquake occurred in the early seventh century AD in Lykos (Ç ürüksu) Valley of the Denizli area, heavily damaging the antique cities in the region and causing people to abandon their cities. Recent archaeological excavations in Hierapolis and Laodikeia clearly revealed many relics associated with the early seventh century AD earthquake. For example, the collapse directions of columns and walls are mainly towards the NE or SW. The surface ruptures in the Hierapolis antique city area in the Pamukkale area prove that Pamukkale Fault is the main active fault producing strong earthquakes in the region, and severe damage is induced by earthquakes having a magnitude 6.5 or more. However, the largest earthquake could be up to 7.1 in the Denizli Basin.
Tek parça dikdörtgen şeklinde mermerden yapılmış olan ancak ortasından kırılan iki adet kabartmalı altar bloğu 2006-2007 yılı kazı çalışmalarında Doğu Bizans Kapısı girişi önünde ortaya çıkartılmıştır. Kabartmalı panellerin geneli düşünüldüğünde; iki yanında dikine iç içe dikdörtgen çerçevenin içinde akanthus ve ranke süslemeli bordürün sınırlandırdığı, ortada üstünde omphalosun bulunduğu ve omphalos kenarına zehrini akıtan iri yılanın dolandığı üçayaklı sehpa, sehpanın iki yanında ise dallarında Apollon kehaneti ile ilgili birer adet kuzgun olan iki defne ağacının yer aldığı Apollon altarı podyum kabartmaları olduğu anlaşılmaktadır. İmparator Augustus Dönemi'ne (MÖ 27-MS 14) tarihlenen friz bloklarında yer alan kabartmalar, tanrı Apollon'un bilicilik, kehanet ve sağlık ile olan bağlantılarını vurgular niteliktedir. Defne güzellik ve aşkı, kuzgun akıl, bilgelik, kader ve gelecekle ilgili yorumu, üçayak başarı ve zaferi, omphalos dünya ve merkezini, yılan ise sağlık, sıhhat, tedavi edilerek dertlerden kurtulma ve ölümsüzlük gibi anlamları taşıdığından, günümüzde de tıp ve eczacılığın ana sembolüdür.
Laodikeia, Denizli İlinin 6 km kuzeyinde, Eskihisar, Goncalı, Bozburun Mahalleleri (eski köyler) sınırları içinde bulunur. Verimli Lykos Ovası’ndaki Laodikeia; kuzeydoğusunda Lykos (Çürüksu), güneydoğusunda Kadmos (Gökpınar) ve kuzeybatısında Asopos (Gümüşçay-Goncalı Deresi) olmak üzere üç tarafı ırmaklarla çevrili yüksek bir platform üzerinde yer alır. Hellenistik kent, MÖ 3. yüzyılın ortalarında Seleukos Kralı II. Antiokhos Teos tarafından karısı Laodike adına kurulmuştur. Roma İmparatorluk Dönemi’nde kent, stratejik öneminin de etkisiyle daha da büyümüş, ticarette özellikle de yün ve tekstil ticaretinde adını duyurmuştur. Laodikeia, antik yol güzergâhları üzerindeki kavşak noktasında olması sebebiyle, askerî, idari ve ekonomik yönden bölgenin merkezi konumundadır. Laodikeia kent merkezinin batısında yer alan Efes Kapısı ve devamında Asopos Nehri (Gümüş- çay-Goncalı Deresi) üzerinden batıya uzanan yol, doğu ile doğrudan bağlantı sağlamış ve “Güney yada Doğu Anayolu” olarak adlandırılmıştır. Bu güzergâh Laodikeia’nın da içinde bulunduğu büyük bir ticaret hacmine sahiptir. Laodikeia’nın önemli yol güzergahlarının merkezinde yer alması ve özellikle doğu-batı bağlantısını sağlayan konumu sebebiyle kentin batısında doğal bir engel olan Asopos (Gümüşçay) Nehri üzerine söz konusu ticaret kapasitesini karşılayabilecek nitelikte ve büyüklükte bir köprü inşa edilmiştir. Asopos Köprüsü, Asopos (Gümüşçay) Nehrinin üzerinde doğu-batı yönünde vadi içinde ve vadinin iki yakasını birleştirecek şekilde kesme traverten bloklardan yapılmıştır. Laodikeia Asopos (Gümüşçay) Roma Köprüsü, gösterdiği mimari özellikler göz önüne alındığında Roma mühendisliğinin ve Anadolu Roma yol ağının günümüze ulaşabilmiş en önemli örneklerinden biri olarak değerlendirilmelidir. Tüm veriler genel olarak değerlendirildiğinde, Asopos Köprüsünün MS 1. yüzyıl sonları ile 2. yüzyılın ilk çeyreği arasında yapılmış olması uygun görülmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.