Objectives This study aimed to determine the knowledge and approaches of the participants about oral and dental health. Materials and Methods This was a questionnaire-based cross-sectional survey. Participants’ demographic characteristics, tooth brushing habits, selection of toothpaste, and reasons for visiting the dentist were examined in this study. Participants’ knowledge levels of fluoride and their attitudes toward the most common fluoride applications among preventive treatments were also evaluated. Data entry and analyses were performed using SPSS statistical software. Descriptive and inferential statistics and chi-square test were used for analyzes. Results A total of 2,744 voluntary participants including 1,938 (70.6%) females and 806 (29.4%) males responded; 1,391 (50.7%) participants know the contents of their toothpaste; 1,680 (61.2%) participants point out that fluoride is effective in preventing dental caries. Female participants reported a statistically significant difference in their knowledge of what is fluoride when compared with male participants (p = 0.0001). The knowledge level of participants who had higher levels of education were statistically significantly different when compared with the participants who had lower education levels about fluoride and fluoride applications (p = 0.0001). Conclusions The results of this study indicate that participants’ attitudes toward oral health and dental care need to be improved.

No abstract

Çocukların boyu ve süt dişlerinin kuron boyutları arasındaki ilişki Hazal Özcan(0000-0002-5190-8081)  ,Buse Yılmaz(0000-0002-5459-5746) β , Sinem Birant(0000-0002-3990-7270) α , Sabiha Ceren İlisulu(0000-0003-3679-4001) α , Ceren Aydın(0000-0002-3422-4817) α , Mine Koruyucu(0000-0002-2077-5095) α , Figen Seymen(0000-0001-7010-2035) α

Bu çalışmada diş çürüğü deneyimi ile ergen bireyler ve anneler arasındaki tutarlılık duygusu (SOC) ilişkisinin saptanması ve tutarlılık duygusunun bireylerin oral hijyenleri üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma 11-14 yaş grubu arasındaki sağlıklı 100 ergen birey ve anneleri dahil edilerek oral klinik muayeneleri DMFT indeksi ve Silness-Löe plak indeksi kullanılarak yapılmıştır. Demografik verilerden kardeş sayısı, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu ve aile geliri değerlendirilmiştir. Tutarlılık duygusu, tutarlılık duygu skalasının 13 sorudan oluşan Türkçe'ye uyarlanmış kısa anket versiyonu kullanılarak uygulanmıştır. Yanıtlar, her soru için 7'li Likert ölçeği ile değerlendirilmiştir. Tutarlılık duygusu ile DMFT, plak indeksi, demografik veriler arasındaki ilişki istatistiksel olarak Spearman Korelasyon Analizi kullanılarak incelenmiştir. Bulgular: Çocukların SOC değeriyle annelerin SOC değeri arasında orta düzeyde anlamlı ilişki bulunmuştur. Kardeş sayısı ve aile geliriyle çocukların SOC ve annelerin SOC değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki yoktur. Anne eğitim durumlarıyla çocukların SOC değeri arasında zayıf düzeyde anlamlı ilişki bulunurken, anne eğitim durumlarıyla annelerin SOC değeri arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır. Çocukların DMFT değerleriyle çocukların SOC ve annelerin SOC değerleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmazken çocukların DMFT değerleriyle çocuk plak indeksi arasında ise zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki mevcuttur. Sonuç: Sonuç olarak anneyle ergen bireylerin tutarlılık duyguları arasında ilişki gözlenirken, diş çürüğü ve tutarlılık duygusu arasında ilişki bulunamamıştır.

Amaç: Bu çalışma MIH gözlenen çocuklarda ve ebeveynlerinde; dişlerinin sağlık durumu, tedavi gereksinimi, dişlerin görünüşünden dolayı oluşan memnuniyetsizlik, endişe gibi etkilerinin belirlenerek hayat kalitelerinin gözlenmesi, MIH’ın fiziksel ve psikolojik etkilerinin ebeveyn ve çocuklar üzerinde yarattığı algılardaki farklılıkların tespit edilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu araştırma, dişlerinde MIH saptanan çocuklar ve bu çocukların ebeveynleri ile gerçekleştirilen bir anket çalışmasıdır. Bireylerden ve ailelerden bilgilendirilmiş onam formu alındıktan sonra, araştırmaya katılmayı kabul eden bireylere MIH’a karşı yaklaşımı ve MIH’ın bir ağız sağlığı sorunu olarak algılanıp algılanmadığını ölçen anket soruları yöneltilmiş ve eksiksiz bir şekilde anketleri cevaplamaları sağlanmıştır. Çocuklar kendi kararlarını verebilecek yeterlilikte olmadıkları için ebeveynlerinin de bu konu hakkında görüşleri ve aralarındaki görüş farklılıkları istatistiksel olarak spearman korelasyon testi, Mann Whitney U testi, Ki kare ve Fisher exact testi kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Anket skorları karşılaştırıldığında MIH’ın ebeveynler ve çocuklar arasında farklı oranlarda bir ağız sağlığı sorunu olarak algılandığı görülmüştür. Ebeveyn skor ortalaması 22,63, çocuk skor ortalaması 20,85 (p=0,026) (p<0,05). Bu algı farkının, hastalık ancak yüksek şiddetli aşamaya geldiğinde ortaya çıktığı belirlenmiştir. Çocuklar ile ebeveynler arasında algı farkının ortaya çıkmasının altında yatan sebepler ise fiziksel etkenler olarak belirlenmiştir (r=0,446; p<0,05). Psikolojik skor ortalaması ebeveynlerde 11,77, çocuklarda 10.78 olarak saptanmıştır. Sonuç: MIH görülen çocukların ebeveynleri, dişlerin görünüşü hakkında çocuklarına oranla daha üzgün ve daha endişeli hissetmektedir. Buna paralel olarak aileler çocuklarından daha fazla oranda tedavi gerektiği düşüncesindedirler.