No abstract

No abstract

The present study aimed to investigate how Italian and Turkish university students perceive cyber bullying. A total of 256 Italian (161 females, 95 males) and 122 Turkish (76 females, 44 males, 2 did not report gender) university students were recruited by convenience sampling. The ages of the participants ranged between 18 and 33 for both the Italian sample (M = 20.9; SD = 1.92) and the Turkish sample (M = 22.77; SD = 2.47). Data were collected via a questionnaire which included two vignettes depicting different cyber bullying episodes (one web-site and one mobile phone episode) and follow-up questions. Results indicated that cyber bullying appears to be widespread among both samples. Although the respondents from the two countries share similar perceptions of cyber bullying, discrepancies exist in how Turkish and Italian university students perceive what a cyber bullying incidence is, and who is called the cyber bully and the cyber victim. Researchers and practitioners need to be aware of the unique needs of university students from different countries while planning prevention programs for cyber bullying.

ÖZETBu çalışmanın amacı, siber zorbalığı önlemeye yönelik Türkiye'de geliştirilmiş programları sistemli bir şekilde inceleyip değerlendirmektir. Çalışmanın veri kaynakları, Nedim-Bal ve Kahraman'a (2015), Peker'e (2013) ve Tanrıkulu'na (2013) ait siber zorbalığı önleme programlarıdır. Programların (a) ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik, (b) yarı deneysel araştırma deseni kullanılarak test edilmiş, (c) 60-75 dakika ve 8-10 oturumdan oluşan grup rehberliği şeklinde hazırlandığı ve (d) dijital uygulamalar içermedikleri görülmüştür. Çalışmalardan biri siber zorbalığa, diğer ikisi ise siber zorba ve mağdur davranışlarını önlemeye yöneliktir. Bu çalışmada vurgulandığı üzere ülkemizde siber zorbalığı önlemeye ve müdahale etmeye yönelik oldukça sınırlı çalışma vardır. Siber zorbalığın, farklı yaş grupları üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alındığında veriye dayalı ve farklı yaş gruplarıyla geliştirilmiş ve etkisi test edilmiş daha çok önleme ve müdahale programına ihtiyaç olduğu aşikârdır. Çalışmanın bulguları, gelecekte çocuklar ve gençlere yönelik siber zorbalığı önleme ve müdahale programları geliştirmek isteyen kuramcılara, araştırmacılara ve uygulamacılara yol gösterecek şekilde tartışılmıştır.

No abstract