Amaç: Türkiye’de 2010 yılı sonrasında manda ürünlerinin değerinin anlaşılması ve uygulamaya geçirilen projelerin de etkisiyle manda yetiştiriciliği önem kazanmıştır. Bu çalışmada Balıkesir ilinde Halk Elinde Manda Islahı Projesi kapsamındaki manda işletmelerinin ekonomik yönü ortaya konulmuştur.Materyal ve Yöntem: Araştırmanın verileri Balıkesir ilinde manda sütü üretiminin yoğun olarak yapıldığı Altıeylül ile Gönen ilçelerinde bulunan toplam 102 üreticiden anket yoluyla elde edilmiştir. Araştırma kapsamında manda yetiştiriciliği ile uğraşan işletmelerin özellikleri arasında işletme büyüklüklerine (1-10 baş, 11-20 baş ile 21 baş ve üzeri) göre farklılık olup olmadığı Kruskal-Wallis testi ile istatistiksel olarak test edilmiştir.Bulgular: Araştırmada manda başına bir laktasyonda süt verimi ortalama 1332.89 kg olarak bulunmuştur. Bu miktar 2019 yılı Türkiye ortalamasının (1000.10 kg) oldukça üzerindedir. Büyükbaş hayvan birimi (BBHB) başına günlük toplam yem tüketimi 12.32 kg’dır. İşletmeler ortalamasına göre büyükbaş hayvan birimi başına net kâr 1484.31 TL’dir. Çalışmada küçük ölçekli aile işletmelerinin daha kârlı olduğu, bu işletmelerin elde ettiği sütü katma değerli ürüne çevirerek kendi olanakları doğrultusunda pazarladığı belirlenmiştir.Sonuç: Manda yetiştiriciliğinin ekonomik olarak sürdürülebilir olması için devlet tarafından desteklenmesi ve üreticinin katma değeri yüksek manda ürünlerine yöneltilmesi gerekmektedir. Böylelikle kırsaldan şehirlere göç engellenecek, üreticiler geleneksel manda yetiştirme yöntemlerini daha modern ve teknik koşullarda sürdürme olanağı bulabileceklerdir
Bu çalışmada İzmir İli Kemalpaşa ilçesine bağlı Dereköy ve Yenikurudere köylerinde yer alan seçilmiş arıcılık işletmelerinin ekonomik yönü ortaya konulmuştur. Materyal ve Metot: Veriler 2014-2015 üretim yılına ilişkin olup, anket yöntemiyle 53 arıcılık işletmesinden sağlanmıştır. Ayrıca arıcılıkla ilgili yayınlanmış istatistiklerden, araştırma raporlarından, tezlerden ve makalelerden yararlanılmıştır. Araştırma kapsamında arıcılık faaliyeti ile uğraşan işletmelerin özellikleri arasında köyler ve işletme büyüklükleri itibariyle farklılık olup olmadığı istatistiksel olarak test edilmiştir. Bulgular: Arıcıların ortalama yaşı 47 ve ortalama eğitim süresi 5.68 yıl olarak bulunmuştur. Kovan başına ortalama bal verimi 19.27 kg olup, Türkiye ortalamasının (14.3 kg) üzerindedir. Bu işletmelerde bal, petek bal, propolis, arı sütü ve polen üretilmektedir. Arı ürünleri üretimi yapanların geneli itibariyle kovan başına brüt kar 133.72 TL olarak belirlenmiştir. Arıcılık işletmelerinin %49.06'sının arı ürünlerini yerel toptancılar kanalıyla satarken, %33.96'sının büyük toptancılar aracılığıyla ve %16.98'inin de perakende olarak pazarladığı belirlenmiştir. İşletmelerin %83.02'sinin arıcılık ile ilgili kovan başına verilen desteklerden faydalandığı belirlenmiştir. Sonuç: Arıcılıktaki en temel sorunun arı ürünlerinin pazarlanmasındaki zorluklar olduğu ortaya çıkmıştır.
Bu araştırmanın amacı İzmir’in Kemalpaşa ilçesinin kırsal kesimindeki kadınların girişimcilik eğilimlerini saptamaktır. Bu amaç doğrultusunda Kemalpaşa ilçesinde 68 kadınla yüz yüze anket yapılmıştır. Araştırmada öncelikle kadınların sosyo-ekonomik özellikleri ortaya konulmuştur. Daha sonra kadınların girişimcilikle ilgili önem verdikleri faktörler beşli likert ölçeğiyle değerlendirilmiştir. Kadınların girişimcilik kararlarında önem verdikleri kriterler ise Bulanık Eşli Karşılaştırma yöntemiyle analiz edilmiştir. Buna göre kadınların girişimcilik kararlarında en fazla önem verdikleri kriter girişimci destekleridir. Kadınlar açısından önem derecesine göre diğer kriterler sırasıyla ekonomik faktörler, aile yapısı ve sosyal çevre, kişilik özellikleri ve demografik özelliklerdir. Bununla birlikte sermaye temininde yaşanan zorluklar kadınların girişimciliğe yönelirken karşılaştığı sorunların başında gelmektedir. Bu nedenle hibe desteklerinin kadınları girişimciliğe teşvik edecek düzeyde artırılması gerekmektedir.
Dünya nüfusu içerisinde önemli bir yere sahip olan kadınların iş gücüne katılımlarının erkeklerin yanında daha az bir paya sahip olması, kadınların kendi işlerini kurmalarında ve çalışma hayatının dışında kalmalarında önemli bir sorun teşkil etmektedir. Kadınların kendi işlerini kurmaları, işsizliği azalttığı gibi ülkenin ekonomik büyümesine de önemli ölçüde etki etmektedir. Dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi Türkiye'de de kadın girişimciliği, istihdam açısından sorunların çözümünde önemli araçlardan biri olarak görülmektedir ve kadın girişimciliğini desteklemek için çeşitli projeler, çalışmalar yürütülmektedir. Kırsal alanda kadınlar için girişimcilik, aile bütçesine katkı sağlama açısından önemlidir. Kırsal alanda kadınların girişimcilik süreçlerine yoğun olarak katılmaları kırsal kalkınmaya, dolayısıyla ülke kalkınmasına da katkı sağlayacaktır. Ancak bu olumlu sonuca ulaşılması kırsal alanlarda yer alan kadınların girişimcilik faaliyetlerinde karşılaştıkları sorunların tespit edilmesi ve bu sorunlara çözüm önerileri sunulması ile mümkündür. Bu çalışmanın temel amacı, İzmir ili Aliağa İlçesi kırsalında yaşayan kadınların girişimci olma kararını etkileyen faktörleri ortaya koymaktır. Ayrıca mevcut girişimcilik faaliyetlerini tespit etmek, girişimcilik önündeki engelleri incelemek ve elde edilen bulgular doğrultusunda tespit edilen sorunlara yönelik çözüm önerileri sunulması amaçlanmıştır. Araştırma İzmir İli Aliağa İlçesine bağlı altı köyde yaşayan toplam 65 kadınla yüz yüze anket yoluyla gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonunda İzmir İli Aliağa İlçesinde girişimcilik faaliyetinde bulunan kadınların en çok karşılaştıkları sorunların sırasıyla; eğitim seviyesinin düşük olması, finansal desteğin yetersizliği ve bilgi eksikliği olduğu tespit edilmiştir.
Purpose: it is aimed to explain the relationship between sunflower production and price in Turkey with the Koyck model. Design/Methodology/Approach: Distributed Lagged Koyck Model was applied to reveal the relationship between sunflower production and price. At this stage, data for the period 2000-2020 (21 years) were used. A model was developed by Koyck in order to eliminate drawbacks in distributed lag models. Based on the assumption that the independent variable lags affect the dependent variable with a certain weight and that the lag weights decrease geometrically in the Koyck model, the regression equation is estimated by making the model reduced. Findings: The 10% increase in the sunflower price in the current year is expected to increase the production amount one year later by 2.06% and the production amount two years later by 1.22%. The results show that the change in the lagged values of prices has a positive effect on production and this effect is gradually decreasing. Originality/Value: Sunflower production is also affected by the lagged value of the average price in the market. The Koyck model is a suitable model to reveal these lagged values. Thanks to this model, which is used to measure the lagged effects of the price variable in successive periods in terms of production, it will be able to shed light on the effective policies that can be applied for sunflower production.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.