Technology acceptance model (TAM) is one of the models that is used to explain the acceptance and use of technology with user perceptions and attitudes. Some researchers argued that TAM should include external variables, such as subjective norms, to improve our understanding of the effect of social impact on technology acceptance. The purpose of this study was to investigate the effect of subjective norms on preservice and in‐service teachers’ perceptions, attitudes and behavioural intention to use technology in Turkey. We adopted a multigroup confirmatory factor analysis method to establish measurement invariance across the groups and to investigate the relationships in the research model. The sample consisted of 324 preservice and 517 in‐service teachers. Results revealed that attitude towards computer use was the most dominant predictor of behavioural intention in both preservice and in‐service teachers. Subjective norms had a large total effect on behavioural intention in preservice teachers; however, the same effect was smaller in in‐service teachers. Moreover, subjective norms played an important role in forming an attitude towards technology use in preservice teachers. On the other hand, in‐service teachers considered the usefulness of technology in forming a positive attitude. We discussed the implications of the findings for both theory and practice. Practitioner NotesWhat is already known about the topic Technology acceptance model (TAM) is one of the most widely used models in technology acceptance and use. Acceptance and use of technology by preservice and in‐service teachers are important for an effective integration process in educational settings. Social factors such as subjective norms impact technology acceptance and use behaviours of individuals. What this paper adds An extended TAM helps explain the technology acceptance and use behaviours of preservice and in‐service teachers. Attitude towards computer use is a good predictor of both preservice and in‐service teachers’ behavioural intention to use technology. Preservice and in‐service teachers’ behavioural intention to use technology is affected by subjective norms. Subjective norms’ effect on forming an attitude towards computer use is greater in preservice teachers than it is in in‐service teachers. Implications for practice and/or policy In teacher education programmes, instructors and administrators should require students to use technology in class activities and assignments and during internship practices to increase the possibility of students’ use of technology in their professional life. At schools, administrators and supervisors should mandate teachers to use technology that is easy to use in their classes, but they should also show teachers how technology can benefit their instructional practices. Instructional designers and IT developers should consider the affordances offered by ICT and provide teachers with quality, effective and easily administered user manuals or job aids.

An experimental study was carried out to examine the efficiency of solar energy in photovoltaic thermal collectors (PV/T) with energy storage. A photovoltaic thermal collector was used to generate both electrical energy and hot water. The effects of inclination angle of PV/T collectors on power, temperature, energy and exergy values were investigated. Also, effects of cellular shading are tested and discussed. PV/T was compared with the conventional PV/T collector by adding phase change material (PCM) for one of the collectors. In addition, the effect of different shading conditions (small, medium and large circle) on the power and hot water output of the PV/T collector at optimum slope angle were investigated. It is found that 7 ºC temperature differences are

Teknolojideki gelişmeler göz önüne alındığında, yüksek verimli elektronik cihazlardan beklenen verimlilik ve güvenirliğe ulaşmak için iyi bir termal performansa sahip yeni yaklaşımlar ve soğutuculara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çalışmada aynı hidrolik çapa, kanal uzunluğuna ve kesit geometrisine sahip alüminyum boru kullanılmıştır. Sistemin ısı transfer hızını arttırmak için; boru içerisinde su, %1 ve %2 derişimlerine sahip Al2O3/su nanoakışkanları, boru dış yüzeyinde ise 5mm kalınlığında RT25HC faz değiştiren maddesi (FDM) kullanılmıştır. Alüminyum boru içerisinden geçirilen akışkanlar dört farklı hız ve dört farklı Reynolds sayısında ANSYS 20.2 paket programı kullanılarak analiz edilmiştir.Elde edilen sonuçlara göre her bir akışkan için kütlesel erime oranı ve Nusselt sayısı hesaplanmıştır. Çalışmada elde edilen sonuçlar incelendiğinde en iyi Nusselt ve sıvı oranına Reynolds 1500 ve %2 Al2O3/su'da ulaşılmıştır. Tüm soğutucu akışkanlar için akışkan hızının artmasıyla soğutucu akışkanların kütlesel erime oranının ve Nusselt sayısının arttığı sonucuna ulaşılmıştır.

Bu çalışmanın iki amacı bulunmaktadır. Birincisi, Pekrun, Goetz ve Perry (2005) tarafından geliştirilen ve Can, Emmioğlu Sarıkaya ve Bardakçı (2020) tarafından lise öğrencileri için Türkçeye uyarlaması yapılan Başarı Duyguları Anketi'nin, dersle ilgili duygular bölümünün öğretmen adayları için geçerleme çalışmasını yapmaktır. İkincisi, yapılan geçerleme çalışmasının bulgularından hareketle anketin kısa formunun oluşturularak geçerlik ve güvenirliğinin irdelenmesidir. Çalışma grubu, Türkiye'de altı devlet üniversitesinde öğrenim gören 308 öğretmen adayından oluşmaktadır. Verilerin analizinde, birinci ve ikinci düzey faktör analizi yapılmış, Cronbach's alpha ve yapısal güvenirlik katsayıları hesaplanmıştır. Verilerin analizi sonucunda uyum iyiliği indisleri ve yakınsama geçerliği ölçütlerine uymayan maddeler çıkarılmış; umutsuzluk duygusunun tek faktörlü yapıda, diğer duyguların üç faktörlü ve ikinci düzey faktör yapısında doğrulandığı bulgusuna ulaşılmıştır. Doğrulanan üç faktörlü duygu modelleri için Cronbach's alpha iç tutarlılık katsayıları 0.60 ve 0.83 arasında değişirken tek faktörlü umutsuzluk duygusu için 0.79 olarak bulunmuştur. Yapısal güvenirlik katsayısı üç faktörlü duygu modelleri için 0.63 ve 0.87 arasında, tek faktörlü umutsuzluk duygusunda 0.79 olarak hesaplanmıştır. Bu bulgulardan hareketle ölçme aracının sekiz faktör 46 maddeden oluştuğu sonucuna ulaşılmıştır. Geçerleme çalışması sonucunda 46 maddeden oluşan anketin kısa versiyonu, kapsam geçerliği gözetilerek yüksek faktör yükü veren maddelerin seçilmesi yoluyla oluşturulmuştur. Doğrulayıcı faktör analizi sonucunda, uyum indisleri iyi ve mükemmel aralığında olan 24 maddelik kısa formun Cronbach Alpha değeri 0.75 olarak; yapısal güvenirlik katsayıları 0.73 ve 0.86 olarak bulunmuştur. Ölçme aracında yer alan maddelerin başarım (performans) temelinde olması nedeniyle, aracın içeriğini de daha uygun yansıttığı gerekçesiyle ölçme aracına "başarımla ilgili duygular" adı verilmiştir.Anahtar Kelimeler: Başarımla ilgili duygular, Kontrol-Değer Kuramı, çevrimiçi öğrenme ortamları, öğretmen adayları.* Bu çalışma ilk yazarın doktora tezinin bir bölümünden üretilmiştir.

No abstract