The aim of this study is to analyse the errors of higher education students in English writing tasks. In the study, the paragraphs in the exam papers of 57 preparatory class students, studying at a state university in Turkey in 2017-2018 academic year, were analysed. The study was conducted using qualitative research method. Case study was used in the research. Document analysis was used to collect data. The collected data were analysed in line with Surface Strategy Taxonomy and errors were identified and classified. As a result of the error analysis process, it was observed that the students made a total of 381 errors on 57 exam papers; 192 of them were misformation errors, 113 were omission errors, 65 were addition errors and only 11 were misordering errors. Misformation was the most frequent error among the students with a percentage of 50.39. In addition, the percentage of omission errors was 29.66%, that of addition errors was 17.06% and misordering errors was 2.89%. The professionals teaching English as a foreign language should focus more on prepositions, verb “to be”, spelling, articles, singular/plural forms of nouns, word formation, tenses, word choice and subject-verb agreement, which were the most problematic areas of language listed under the four main categories by developing efficient instructional techniques and materials. They should also respect learners’ errors and set up a positive atmosphere where learners can easily express themselves in the target language without the fear of committing errors.INTRODUCTIONThere are lots of languages in the world and some of them have come to the fore due to the fact that they are spoken by millions and even billions of people. People generally learn the language spoken where they are born, however; the developments in the fields such as communication, transportation, tourism and trade forced people to learn the languages that they didn’t need to learn in the past. English is the most popular one of those languages and for some it is the lingua franca (Modiano, 2004; Becker and Kluge, 2014) of our age.Millions of people in the world speak English as their mother tongue while others must learn it as a second (ESL) or foreign language (EFL). Learning English as second or foreign language differs with respect to learners’ attitudes towards English and the people who speak it as their native language, exposure to English, their sources of motivation and so on. The main focus of this study is learning English as a foreign language as English is not the primary language in the country where the study was carried out.A considerable
The aim of this study is to reveal the relation between lifelong learning tendency and achievement motivation. The sampling of the study consisted of 570 prospective teachers attending a pedagogical formation course at two universities in Turkey in 2016. Relational screening model was used in the study and the data were collected through achievement focused motivation scale and lifelong learning tendency scale. The collected data were analysed using regression analysis on SPSS 22. As the findings suggest, there is a low, positive correlation (r=0.095) between prospective teachers' achievement motivation and lifelong learning tendency at 95% confidence interval. As for the correlation between lifelong learning tendency and the sub-dimensions of achievement motivation, lifelong learning tendency has a significant correlation with the expansion of objective (r=0,139), self-consciousness (r=0,128) and internal effect (r=0,089). However, it doesn't correlate significantly with external effect (r=-0,024). As the standardised regression coefficient (β) indicates, the relative order of importance of predictor values on lifelong learning tendency is as follows; external effect, expansion of objective, self-consciousness and internal effect.
Öz Bu çalışmanın amacı eleştirel düşünme engelleri ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışmalarının yapılmasıdır. Literatür taraması sonucunda oluşturulan 86 madde için toplam 19 uzmanın görüşüne başvurulmuştur. Uzman görüşleri sonucunda 54 maddeye düşen ölçek 11 öğrenci üzerinde uygulanmış ve onların da görüşleri alınmıştır. Taslak ölçek, geliştirilmek üzere 566 lisans öğrencisine uygulanmıştır. Öğrencilerin %59.7'si (338) kadın ve %40.3'ü (228) erkektir. Ölçekteki maddelerin faktör yükleri 0.388-0.677 arasında değişmektedir. Faktör analizi sonucunda varyansın %40.454'ünün karşılandığı söylenebilir. ELDEN ölçeğinin KMO değeri 0.892, Bartlett testi değeri 3.783E3'dür (Sd=378, p=0.000). Ölçeğin alt temaları; mantık yürütememe, ben merkezlilik, otoriteye inanç ve aşırı güven olarak tespit edilmiştir. Mantık yürütememe temasında 10 madde, ben merkezlilik temasında 6 madde, otoriteye inanç temasında 6 madde ve aşırı güven temasında 4 madde olmak üzere ölçekte toplam 26 madde yer almıştır. Ölçeğe eşdeğer test ve testtekrar test uygulamaları yapılmıştır. İki yarı korelasyon katsayısı 0.74 olarak hesaplanmıştır. 566 öğrencinin vermiş olduğu cevaplar üzerinde ölçeğin bütünü için Cronbach Alpha katsayısı hesaplanmış olup sonuç 0.87 bulunmuştur. AMOS programı üzerinde yapılan doğrulayıcı faktör analizine göre, RMSEA, SRMR, GFI ve AGFI'nın sonuçları modelin güçlü bir uyum içinde olduğunu göstermektedir. Bu sonuçlardan hareketle, ELDEN ölçeğinin geçerli bir ölçek olma kriterlerini karşıladığı söylenebilir.
Bartın Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi (BÜEFAD), yılda iki kez yayımlanan uluslararası hakemli bir dergidir. Yazıların sorumluluğu, yazarlarına aittir.
Bu çalışmanın amacı öğretmen adaylarının benimsedikleri eğitim felsefeleri ile sahip oldukları başarı motivasyonları arasındaki ilişkinin araştırılmasıdır. Bu amaçla, 2016 yılında Türkiye'de iki üniversite tarafından verilen pedagojik formasyon kursuna devam eden 570 katılımcıya eğitim-öğretim felsefesini belirleme ölçeği ve başarı odaklı motivasyon belirleme ölçeği uygulanmıştır. SPSS 22 istatistik programı kullanılarak yapılan analizlere göre öğretmen adaylarının başarı motivasyonu ile benimsedikleri eğitim felsefeleri arasında orta düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Başarı motivasyonu genel değişkeni ile en yüksek ilişkiye sahip olan eğitim felsefesi ilerlemecilik iken, ilerlemeciliği yeniden kurmacılık, daimicilik ve esasicilik takip etmektedir. Standartlaştırılmış katsayılara göre başarı odaklı motivasyon üzerinde en yüksek etkiye sahip olan değişkenler sırasıyla ilerlemecilik, daimicilik, yeniden kurmacılık ve esasicilik şeklinde sıralanmıştır. Modern eğitim felsefelerinin klasik olanlara kıyasla başarı motivasyonu ile daha yakından ilişkili oldukları gözlenmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.