Son yıllarda Sivil Toplum Kuruluşları (STK), dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de adından söz ettirmeye başlamıştır. Çoğulcu demokrasi anlayışının en önemli unsurlarından birisi olarak karşımıza çıkan STK’lar, başta siyaset, ekonomi ve kültürel olmak üzere birçok alanda önemli faaliyetleri gerçekleştirmektedirler. Günümüzde vakıf, dernek ve topluluk gibi birçok farklı formlarda ve gönüllülük esasına göre kurulan STK’lar, yönetimler karşısında en önemli dengeleyici güçlerinden birisidir. STK’lar, yalnızca merkezi yönetimlerde değil, yerel yönetimlerde de sıklıkla başvurulan önemli paydaşlar haline gelmiştir. Yerel yönetimlerde özellikle halkın talep ve isteklerini yönetime iletilmesini sağlayan STK’lar, yerel demokrasi anlayışının gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır. Dolayısıyla yönetişimin en önemli aktörlerinden birisi olarak karşımıza çıkan STK’lar, yerel düzeyde etkin ve verimli bir demokratik anlayışının gelişmesine doğrudan öncülük etmektedir. Bu çalışmada, yerel düzeyde gerçekleştirilen yönetişim çalışmalarında STK’ların temel rolü ele alınmakta ve karşılaşılan sorunlara değinilmektedir.
Globalization has been a process that has deeply and continuously influenced societies and states in the late period of historical development. With neoliberalism, the ideological thought system of the process, all social organizations, especially state apparatus and public administrations, are affected by this process and continue to be affected. This transformation process, supported by its international organizations, has led to the preparation and implementation of reforms in order to adopt a new approach to public administration. This change in public administration has affected both public service understanding and public service delivery. It is a process that aims to provide the citizens/customers satisfaction by offering a faster, more efficient, and high-quality public service along with the new public management understanding. Current practices are questioned and improvements are tried.
Genel olarak Rus tarihi incelendiğinde, devletin önceliği ile ilgili güçlü bir eğilimin varlığına rastlanmakta ve devletin kutsiyetine dair belirgin bir politik tavırdan bahsedebilmek mümkün hale gelmektedir. Knezlikten Çarlık Dönemi’ne, Sovyetler Birliği’nden günümüze değin, bu eğilimin ve tavrın korunduğu ve sürdürülmeye çalışıldığı görülmektedir. Vladimir Putin Dönemi’ne baktığımızda ise devletin önemine ilişkin bu anlayışa “Rusya Ruslarındır” politik duruşunun da uyumlaştırılarak eklendiği gerçekliğiyle karşılaşılmaktadır. 2000’li yılların başında başlayan iktidarında Putin, bu eklemeyi farklı boyutları da göz önünde bulundurarak yapmaya ve kendi devlet anlayışını inşa etmeye çalışmıştır. Birçok açıdan Rusya Federasyonu’nda yeni bir dönemi başlatan Putin, devleti koruyan ve devletin güvenliğini birincil öncelik olarak ele aldığı siyaset tarzıyla sıradan bir siyasetçi olmanın oldukça ötesine geçmiştir. Zira çeyrek asra yakın bir süredir iktidarda bulunan Putin, kendisi gibi düşünen bir avuç elitle birlikte yine devleti kutsallaştıran birtakım ideal ve ilkeler belirlemiş, bu ideal ve ilkeleri benimsemeyen herkes için Rusya Federasyonu’nda yaşamayı âdeta zorlaştırmıştır. Tarihsel geçmişine paralel bir biçimde Putin de “Büyük Devlet” olma idealini devlet politikası haline getiren bir devlet adamı olmaya çalışmıştır. İktidarı devraldığı 2000 yılından sonra hızlı bir ekonomik toparlanma içerisine giren Rusya’da, toplumsal ölçekli sorunlar kısmen de olsa ertelenmiştir. Ekonomik iyileşmenin yarattığı görece refah ortamında ertelenen sorunlar, daha kökleşmiş ve büyümüş bir halde yeniden ortaya çıkmıştır. Demokrasi, özgürlük ve insan haklarıyla ilgili ortaya çıkmaya başlayan ihlaller ve hukuka aykırı uygulamalar, toplumun önemli bir bölümü tarafından eleştirilir olmuştur. Bu çalışmada da Rusya’nın tarihsel sürecinde “devlet” olgusunun nasıl yer bulduğu, nasıl algılandığı ve devlete dair geliştirilen kutsal bakışın kökeninin neler olduğu sorusu üzerinde hareket edilmektedir. Ardından çalışmanın asıl konusunu Rusya Federasyonu’nda “devlet”in anlamı, önemi ve karşısında talîleşebileceklerin neler olduğu ilgili argümanlar literatür eşliğinde incelenmekte ve kuramsal çerçeve de bu sorular eşliğinde oluşturulmaya çalışılmaktadır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.