This study aims to determine the opinions of preschool pre-service teachers on the adequacy of online drama lessons throughout the COVID-19 pandemic. A descriptive survey model of the qualitative research methods was used and online drama lessons were run over a 12-week-period. Participants of the research were 64 pre-school prospective teachers who studied as senior students at a Turkish state university. In order to investigate the online applicability and effectiveness of practice-based drama lessons during this critical COVID-19 pandemic time, lesson planning has been avoided, considering that the elements that should be included in formal drama teaching should also be included in online drama. In the process of data collection, prior to online lesson, objectives and outcomes of online drama practices were designated with senior pre-service teachers in the department of pre-school education at a state university. The three researchers administered online lessons devised in accordance with the determined objectives and outcomes to eighty pre-school students. And they focused on the alignment of the dramatic structure constituents with function and the adequacy of the activities in the preparatory stage for the transition to the dramatization stage. Furthermore, activities in the dramatization stage and evaluation stage were examined in terms of adequacy in meeting the outcomes. Lesson plans were structured with the consideration that elements that are present in the formal drama instruction must be included in online drama practices, as well. Regarding the results obtained in the end of the study, it can be concluded that all the said elements were successfully reflected in the lessons. So, teachers can apply drama processes online in their classes and drama researchers can conduct studies regarding the effects of online drama lesson on different learning stages.
Öz. Bu araştırmada, özdüzenlemeli strateji geliştirme modeli ile yapılandırılan planlama ve yazma stratejileri öğretimine ilişkin Türkçe öğretmeni adaylarının görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması kullanılmıştır. Amaçlı örnekleme yöntemi ile seçilen 24 katılımcının görüşleri yarı yapılandırılmış görüşme formu ile kaydedilmiş ve kaydedilen veriler, içerik analizi ile çözümlenerek yorumlanmıştır. Araştırmanın sonucunda çalışmaya katılan öğretmen adaylarının görüşleri, öğretimi gerçekleştirilen stratejilerin yazmaya yardımcı olduğu, yazma becerisini geliştirmeye katkı sağladığı ve tartışmacı anlatıma dayalı plan yaparken ve kompozisyon yazarken bir sav ve karşı sav oluşturmayı kolaylaştırdığı yönünde olduğu bulgulanmıştır. Ayrıca öğretmen adaylarının tamamı stratejileri öğrenirken zorluk yaşamadıklarını ve daha sonraki yazma görevlerinde bu stratejileri kullanacaklarını belirtmişlerdir. Araştırmanın sonucunda yazma becerisinin geliştirilmesinde planlama ve yazma stratejilerinin, sınıf ortamına taşınarak çeşitli uygulamalar yapılması ile anadili eğitimcisi olan Türkçe öğretmeni adaylarının yazılı anlatım becerilerini geliştirmelerine yardımcı olacağı ve gelecekte öğrencilerinin özdüzenleme becerilerini geliştiren uygun planlama ve yazma stratejilerini öğrenerek öğretmelerini sağlamada öğretmen adaylarına yararlı olacağı söylenebilir.
Dünyada olduğu gibi Türkiye´de de yaşanan bilgi ve iletişim çağı eğitim alanında büyük değişim ve dönüşümlere neden olmakta ve bireylerin sahip olması gereken nitelikler çeşitlenmektedir. Bu niteliklerin kazandırılmasında en önemli rol, eğitim ve öğretim sürecindedir. Bu nedenle öğrencilere ve topluma bu becerilerin kazandırılmasında öğretmenlere pek çok sorumluluk düşmektedir. Bu kapsamda MEB 2017 yılında “Öğretmenlik Mesleği Genel Yeterlikleri” çerçevesini yayınlamış ve ardından öğretmenlik alanları bazında öğretmenlerin özel alan yeterliklerini belirlemiştir. Türkçe öğretmenleri için de MEB (2017) tarafından “Türkçe Öğretmeni Özel Alan Yeterlikleri” sunulmuştur. Diğer tüm derslerin temelini oluşturan Türkçe dersini yürütecek Türkçe öğretmeni adaylarının Türkçe öğretmenliğine ilişkin görüşlerini özel alan yeterlikleri bağlamında değerlendirmenin amaçlandığı bu çalışmada, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan durum çalışması kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2022-2023 eğitim-öğretim yılında bir devlet üniversitesinin Türkçe Eğitimi bölümünde öğrenim gören 50 dördüncü sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen yapılandırılmış görüşme formu kullanılmış ve elde edilen veriler, betimsel analiz tekniğiyle analiz edilmiştir. Araştırmanın sonunda Türkçe öğretmeni adaylarının görüşlerine göre “Türkçe Öğretim Sürecini Planlama ve Düzenleme, Dil Gelişimini İzleme ve Değerlendirme ve Türkçe Alanında Mesleki Gelişimini Sağlama” özel alan yeterliklerinin bazı alt boyutlarında eksikliklerinin olduğu belirlenmiştir. “Dil Becerilerini Geliştirme ile Okul, Aile ve Toplumla İş Birliği Yapma” özel alan yeterliği alt boyutlarında ise eksikliklerinin olmadığı belirlenmiştir. Bu sonuçlardan hareketle Türkçe öğretmeni adaylarının mesleklerine ilişkin özel alan yeterliklerinin çoğunun farkında olduğu, eksik olan yeterliklerinde ilgili izlencelere eklenip giderilmesi gerektiği söylenebilir. Bu değerlendirmelere göre yapılan çalışmanın ilgili alanyazına, eğitim fakültelerinin ilgili bölümlerine ve yeni öğretmen yetiştirme programlarının oluşturulmasına güncel katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Bu çalışma, ortaokul Türkçe ders kitaplarında okuma becerisi etkinliklerini yaratıcı okuma aşamaları bağlamında incelemeyi amaçlayan nitel bir çalışmadır. Çalışmayla ders kitaplarındaki etkinliklerin yaratıcı okumanın aşamalarına erişi düzeyi sıralanarak belirlenmiştir. Yaratıcı okumanın aşamaları alanyazında tanılayacı aşama, kişisel yorum, eleştirel okuma ve yaratıcı okuma olarak sıralanır ve bu aşamalar bilişsel beceri düzeyi olarak kademelendirilmiştir. Çalışmada incelenen Türkçe ders kitapları 2021-2022 eğitim-öğretim yılında Millî Eğitim Bakanlığınca onaylanan ders kitaplarıdır. Bu ders kitaplarının seçilmesinde ölçüt örnekleme yöntemi kullanılmış ve araştırmacının aktif ders anlatırken kullandığı kitaplar olması ölçüt olarak belirlenmiştir. Ders kitaplarındaki etkinliklere ilişkin veriler, doküman incelemesi yöntemiyle toplanmış ve verilerin çözümlenmesinde araştırmacılar tarafından geliştirilen yaratıcı okumanın aşamalarına erişi düzeyini belirlemek üzere “Yaratıcı Okuma Aşamaları Değerlendirme Anahtarı” kullanılmıştır. Araştırma sonucunda 428 etkinlik, Ada (1987) tarafından belirlenen yaratıcı okumanın dört aşaması temelinde incelenmiştir. Sonuçta, etkinlerin yaratıcı okumanın alt düzey düşünme becerilerinin kullanıldığı tanılayıcı aşama ile kişisel yorum aşamasında çoğaldığı, yaratıcı okumanın üst düzey düşünme becerilerinin kullanıldığı eleştirel analiz aşaması ve yaratıcı okuma aşamasında azaldığı belirlenmiştir. Bu durum etkinliklerin öğrencilerin eleştirel ve yaratıcı düşünme becerilerini sistematik bir yolla geliştirme özelliğinden yoksun olduğunun kanıtı niteliğindedir. Bu nedenle Türkçe derslerinde okuma becerisi etkinliklerinin yaratıcı okumaya uygun biçime getirilmesi hem okuma becerisinin gelişimi ve hem de geleceğin okuru olan bireylerin yetiştirilmesi için önemlidir.
<p style="text-align: justify;">The language, in the most basic sense, is a means of communication among people. Since the proper and effective use of people’s native language will shape the whole life of an individual, individuals are expected to have native language awareness. There is a strong bilateral relationship between the effective use of native language and native language awareness. All the teachers/preservice teachers and especially native language teachers/preservice teachers, who are role models as being instructors, are expected to have this awareness and help students to gain and transfer it to the future generations. By this motivation, this study aims to examine language awareness of preservice teachers, an example from Turkey. Through phenomenological design of the qualitative research methods, it has been aimed to reach this goal. Accordingly, the data were collected through semi-structured and structured opinion forms from 60 preservice teachers studying in a state university. In the study, it was seen that preservice teachers generally have this awareness. It has been revealed that the preservice teachers tend to correct their use of language that they think is wrong, they investigate the word they do not know the spelling when they are indecisive, and they mostly find it necessary to obey the language rules in multimedia. It was concluded that attention in the use of language emphasizes the negativities to be encountered in the dimension of providing social communication in daily life.</p>
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.