Öz 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye'de bir darbe girişiminde bulunulmuş ancak darbe planlayıcıları hedeflerine ulaşamamışlardır. Fetullahçı Terör Örgütünün ve ABD merkezli lideri Fetullah Gülen'in düzenlediği darbe girişimi, 251 kişinin şehit olması ve 2.196 kişinin yaralanmasına neden olmuştur. Bugün Türkiye hükümeti, FETÖ'yü Türk kurumlarına sızarak devleti ele geçirmek için 1960'lı yılların sonundan beri çalışmakla suçlamaktadır. 1810 yılında ABD'de kurulan Protestan Misyonerlik Örgütü Amerika Yabancı Misyon Temsilcileri Birliği (ABCFM) de 1820 yılında Osmanlı Devleti'ne ilk misyonerlerini göndermiş ve iki yüz yıl boyunca bu topraklarda bölücü faaliyetlerde bulunarak Osmanlı Devleti'nin yıkılmasında etkin rol oynamıştır. Bu çalışmada kısaca Amerikan Board olarak bilinen bu örgütün Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti'ndeki tarihinin ana hatları hakkında bilgi verildikten sonra Fetullahçı Terör Örgütünün Amerikan Board'a benzeyen yönleri ele alınmaktadır.
Amerikan Board misyoneri Henry Otis Dwight (1843-1917) Osmanlı Devleti'nde görevli olan Amerikalı misyonerlerin antlaşmalardan kaynaklanan hakları konusunda 1893 yılında bir eser yayımlamıştır. Bu çalışma Henry Otis Dwight ve Treaty Rights of American Missionaries in Turkey (Türkiye'deki Amerikalı Misyonerlerin Antlaşma Hakları) isimli kitabı hakkındadır. Board misyoneri ve yazar anne ve babanın çocuğu olarak İstanbul'da doğan Henry Otis Dwight, yirmi dokuz yıl Osmanlı'da misyonerlik yapmıştır. Bu süreç içerisinde Board'un yayın bölümünde yer almış, çok iyi derecedeki Türkçesi sayesinde uzun yıllar Türkçe-İngilizce Redhouse Sözlüğü'nün düzeltilmesi ile uğraşmış, Osmanlı hükümeti ile olan tüm ilişkilerde misyonların temsilciliğini yapmıştır. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nda ve 1894-1896 Ermeni isyanları boyunca Amerikan Board'un zekâsına ve yeteneklerine güvendiği bir misyoner olmuştur. 1880 yılında papazlığa atanmış, Amherst Kolejinden 1896 yılında Hukuk Doktoru unvanını (LL.D.) almıştır. Henry Otis Dwight, Osmanlı Devleti'nin işleyişini son derece yakından ve iyi bilerek uzun yıllar Board için çalışmıştır. Bu çalışmanın amacı Osmanlı Devleti'ndeki Amerikan misyonerlik faaliyetlerinin anlaşılmasına katkıda bulunabilmek için bir Board misyonerinin bakış açısıyla Osmanlı'daki Amerikalı misyonerlerin haklarının detaylarına bakmaktır.
ÖzTüm tarihi boyunca stratejik önemi yüzünden sürekli olarak yabancı devletlerin ilgisini çeken Kıbrıs, Osmanlı'nın 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşında yenilmesinin ardından İngiltere'nin girişim ve politikaları sonucunda İngilizlere kiralanmış ancak Osmanlı mülkiyeti olmaya devam etmiştir. Bu çalışma, Osmanlı'nın Kıbrıs'ın yönetimini İngiltere'ye bıraktığı dönemin hemen ilk yıllarını konu alan ve İngiliz Esmé Scott-Stevenson tarafından yazılmış olan Kıbrıs'taki Yuvamız (Our Home in Cyprus) (1879) isimli eser hakkındadır. Kitap, İngiltere kraliçesi tarafından atanan Sir Garnet Wolseley yönetiminde 1878'de İngilizler adaya Larnaka'dan çıktıklarında, Kraliyet ordusunda görev yapan kocası Andrew Scott-Stevenson'un yanında Kıbrıs'a gelen Esmé Scott-Stevenson'un anlatılarını içermektedir. Esmé Scott-Stevenson'un Kıbrıs'taki Yuvamız adlı eseri kadın bakış açısı ile yazılmış kolonyal seyahat yazısı örneğidir ve bir İngiliz kadının kocasının görevi nedeniyle geldiği yeri ve insanlarını, siyasete karışmadan anlattığı bir eser olarak algılanmamalıdır. Bu çalışmada, tarihsel arka planın verilmesinin ardından, eserin yazarından bağımsız olmadığı görüşü ile metin içerisindeki tutarlılık ve tutarsızlıklar irdelenmektedir. , Eserde, oryantalist imgelerin yanı sıra metin aralarında kurgulanan en önemli konu Türk ve Rum karşıtlığıdır. Bu karşıtlık, en genel haliyle iki toplumun birbiri ile kıyaslanması şeklinde sunulurken özelde Türk ve Rum kadın tasvirleri aracılığı ile güçlendirilmekte metin içerisinde sürekli yeniden üretilmektedir.
Uluslararası üne sahip Türk-Amerikalı yazar Alev Lytle Croutier, (Alev Aksoy) tarih ile kurguyu karmaşık bir şekilde bir araya getirme yeteneğine sahiptir. Yazarlık kariyeri 1989’da kurgusal olmayan eseri Harem: Peçenin Ardındaki Dünya’nın yayınlamasıyla başlamıştır. Eserin yirmiden fazle dile çevrilmesi ve ülkede yayınlanması onu Türk kökenli en çok eserleri yayınlanan kadın yazarlardan biri haline getirmiştir. Bu çalışma yabancı ülkede yaşamanın mekânsızlığının ve mekân genişliğinin nasıl çok-kültürlü mekânın konumu haline geldiğini Alev Lytle Croutier’nin eserlerinde incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışma içerisinde yazarın Gözyaşı Sarayı (2000), Yedi Evin Sırları (2002), ve Üçüncü Kadın (2006) isimli çalışmalarında sürekli tekrarlanan bir tema olan göçmenin yerleştirilmesi, yer değiştirilmesi ve yerinden edilmesi konularına değinilmektedir. Gözyaşı Sarayı isimli romanda bu tema bir Fransız şarap üreticisinin İslamiyete geçmesi ve bir Türk efendisi haline dönüşmesinde, Yedi Evin Sırları isimli kitapta Türk göçmenin anavatanına yıllar sonra dönüşünde, Üçüncü Kadın, isimli romanda iki Fransız karakter Pierre Loti ve Marc Hélys’in Oryantalizasyonunda ve Zinnur ve Nuriye Hanım’ın Avrupalılaşmasında ve aldatıcı yansıtmasında gözlemlenmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.