Introduction: Endovascular aortic repair outcomes in octogenarians remain unclear. We aim to investigate whether the results for octogenarians differ from those of the younger population in elective endovascular aortic repair. Materials and Methods: From January 2013 to January 2022, 313 patients were treated with elective endovascular aortic repairs. Patient demographics and perioperative and postoperative features were obtained from the hospital database. The primary goals were to explore the early mortality rates of patients aged 80 years and older and compare them with those under 80. The secondary goal was to analyze the comorbid factors. Results: A total of 245 patients were under 80 years old, and 68 patients were 80 years and older. The early mortality rate was 2.94% in the octogenarians and 0.81% in the rest, and there was no significant difference between the two (p = 0.24). However, being 80 years and older led to a significantly lower survival probability at the five-year follow-ups. The American Society of Anesthesiologists’ score was found to help predict late mortality risk and patient selection for elective endovascular aortic repair. Conclusion: As octogenarians are fragile and sensitive to complications, patient selection, careful consideration of life expectancy, and clinical assessment are key to repair. Furthermore, age should not be an independent exclusion criterion in the endovascular aortic repair treatment decision. Keywords: Aortic Aneurysm, Abdominal; Endovascular Procedure; Octogenarians.

Amaç: Hemodiyaliz amaçlı Arteriovenöz (AV) fistül oluşturulmasında enfeksiyon ve erken trombozdan korunmak için heparin ve antibiyotiklerin preoperatif kulanım gerekliliği halen tartışılmaktadır. Bu yazıda, iki farklı nosyon retrospektif olarak karşılaştırıp bu gerekliliği tartışmaktayız. Gereç ve Yöntemler:2015-2020 yılları arasında hemodiyaliz amaçlı tüm AV fistül ameliyatlarını inceledik. 456 hastanın 242'sine herhangi bir premedikasyon uygulanmazken, diğer 214 hastaya işlem öncesi 80-100 mg/kg heparin ve 1 gr sefazolin iv verildi ve taburcu olduktan sonra antibiyotik tedavisi 1 haftaya tamamlandı. Bu iki farklı yöntemin enfeksiyon ve erken dönem açıklık oranlarını karşılaştırdık. Bulgular: Ön kol AV fistül oluşturulan hastalar heparin ve antibiyotik kullanan premedikasyon grubu ile kontrol grubu olarak gruplandırıldı. Gruplar arasında komorbit hastalıklar ve demografik veriler açısından fark yoktu. İstatistiksel olarak anlamlı olmasa da premedikasyon grubunda hematom oranları yüksek saptandı (%2, %0,9, p=0,45). Postoperatif ilk kontrolde erken açık kalma oranları ve 3 ayda diyalize ulaşan fistül oranları açısından anlamlı bir fark yoktu. Her iki grupta da fistül enfeksiyonu gözlenmedi. Sonuç: Premedikasyon olarak heparin ve antibiyotikler damar yolu girişimlerinde enfeksiyonun önlenmesine veya erken trombozu önlenmesine katkı sağlamamaktadır. AV fistül oluşturma herhangi bir antibiyotik ve heparin olmadan güvenle yapılabilir.