The objectives of this study were to examine the effects of a moderate intensity strength training on changes in critical velocity (CV), anaerobic running distance (D'), sprint performance and Yo-Yo intermittent running test (Yo-Yo IR1) performances. Methods: two recreational soccer teams were divided in a soccer training only group (SO; n = 13) and a strength and soccer training group (ST; n = 13). Both groups were tested for values of CV, D', Yo-Yo IR1 distance and 30-m sprint time on two separate occasions (pre and post intervention). The ST group performed a concurrent 6-week upper and lower body strength and soccer training, whilst the SO group performed a soccer only training. Results: after the re-test of all variables, the ST demonstrated significant improvements for both, YoYo IR1 distance (p = 0.002) and CV values (p<0.001) with no significant changes in the SO group. 30-m sprint performance were slightly improved in the ST group with significantly decreased performance times identified in the SO group (p<0.001). Values for D' were slightly reduced in both groups (ST -44.5 m, 95% CI = -90.6 to 1.6; SO -42.6 m, 95% CI = -88.7 to 3.5). Conclusions: combining a 6-week moderate strength training with soccer training significantly improves CV, Yo-Yo IR1 whilst moderately improving 30-m sprint performances in non-previously resistance trained male soccer players. Critical Velocity can be recommended to coaches as an additional valid testing tool in soccer.

Objective:The

Obsessional beliefs appear to be related to MDD.

Olfaktör referans sendromu hastaların başka insanları rahatsız edecek kötü vücut kokusuyla ilgili aşırı zihinsel uğraşı, bu koku nedeniyle utanç duyma ile yoğun sıkıntı sonucunda sosyal ortamlardan kaçınma ve izolasyon ile karakterize bir sendromdur. Var olmayan bu koku için sıklıkla özür diler ve kendilerini bu kokudan kurtaracak çeşitli etkinlikler içine girerler. Hastalar sıklıkla toplum içine çıkmaz, sosyal ve mesleki etkileşimlerini kısıtlarlar. Bu yazıda vücudundan kötü koku yaydığı sanrısı ve bunun neden olduğu depresyon belirtileri ile ciddi kaçınma davranışları ve sosyal içe çekilmesi olan 14 yaşında bir kız ergen olgu sunulmuştur. Hasta risperidon 2 mg/gün ve sertralin 50 mg/gün tedavisine olumlu yanıt vermiştir.

ÖZETBedensel belirtileri için tıbbi açıklama bulunamayan hastalar genel tıp uygulamasında oldukça yaygındırlar. Bu hastalar, tüm sağlık hizmeti basmaklarını sıkça kullanırlar. Bu durum kendilerine sağlık hizmeti sunan hekimlerinde hayal kırıklığı yarattığı gibi hastalar da aldıkları tıbbi bakımdan pek memnun olmazlar. Tüm dünyada ve farklı kültürel gruplar arasında bedensel belirtiler toplumsal sorunların ve duygusal sıkıntının en yaygın bireysel ifadeleridir. Tıbben açıklanamayan belirtilere hasta grubunda depresyon ve anksiyete başta olmak üzere diğer psikiyatrik durumlar eşlik etmektedir. Bu gözden geçirme yazısında tıbben açıklanamayan belirtilere ve psikiyatrik belirtiler arasındaki ilişki incelenmesi amaçlanmıştır. Anahtar Sözcükler: Tıbben açıklanamayan belirti, anksiyete,depresyon. ABSTRACTThe patients with medically unexplained symptoms for their physical symptoms are generally prevalent in the primary care consultation. Such patient, frequently consume primary and secondary healthcare services and it is a situation that disappointed medical stuff and also patients are uncomfortable for medical services. Physical symptoms commonly are regarded as products of emotional and social problems between different cultural groups and over the world. Generally, depression and anxiety and other psychiatric conditions accompany to patient group with medically unexplained symptoms. The aim of this review article is to investigate the relationship between medically unexplained symptoms and psychiatric symptoms.