ÖzetTopuk ağrısı ayak ağrılarının %15'ini oluşturur. Ağrı, plantar fasiit, kalkaneal kırık, kalkaneal apofizit, topuk yastığının atrofisi, enflamatuar hastalıklar gibi nedenlere bağlı olabildiği gibi sinir kökenli de olabilir. Tibial, plantar ve/veya medial kalkaneal sinir sıkışması ağrının nöral nedenlerindendir. Medial kalkaneal sinir topuktaki yumuşak dokuların çoğunun duysal innervasyonunu sağlar. Topuk ağrısının nöral kaynaklı olduğunu teşhis etmek için öykü ve dikkatli bir fizik muayene gerekir. Topuk ağrısının diğer nedenleri dışlanmadan önce cerrahi girişim için acele edilmemeli, konservatif tedavi sonrasında tanı yeniden gözden geçirilmelidir.Anahtar sözcükler: Topuk ağrısı; medial kalkaneal sinir.
P arkinson Hastalığı (PH), parkinsonizm bulgularıyla ortaya çıkan, genellikle 60 yaş civarında ortaya çıkan nörodejeneratif bir hastalıktır. Hastalığın ilk tanımı İngiliz hekim James Parkinson. [1] tarafından 1817 yılında 'Titreten Beyin Felci Üzerine Bir Çalışma' (An Essay on The Shaking Pal-sy) monografında yapılmıştır. Alzheimer Hastalığı'ndan sonra ikinci sıklıkta görülür. Parkinson Hastalığı'nın prevalansı 100.000'de 360 ve insidansı 100.000'de 18 olup tüm parkinsonizm olgularının %80'inden fazlasını oluşturmaktadır. [2-5] Denge, transfer, yürüme becerilerinin gerilediği, fiziksel aktivitelerin ve yaşam kalitesinin azaldığı bu hastalıkta postür ve yürüme bozuklukları ileri derecede özürlülük oluşturmakta, bu da rehabilitasyonu güçleştirmektedir. [3, 6-8] PH'nın ana belirtileri; bradikinezi, istirahat tremoru, rijidite ve postural instabilitedir. Yürüme paterni, evreye göre değişmekle beraber adım uzunluğunda kısalma, dakika adım sayısında azalma görülür. İleri evredeyse yürümeye başla-İnme ve Parkinson Hastalığı (PH), kişide hareket yeteneğini, kendine bakım aktivitelerini azaltan iki önemli hareket bozukluğu nedenidir. Bu sunumda inmeli olgularda, eşlik eden Parkinsonizm buguları nedeniyle rehabilitasyonun güçleştiğini, klinik ölçeklerle açıklamayı amaçladık. Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kliniği'nde Mart-Mayıs 2016 tarihlerinde yatan dört inme olgusunda Parkinsonizm birlikteliğini gözden geçirdik. Hastaların giriş ve taburculuk sırasında klin-ik ölçeklerle rehabilitasyonun etkinliği değerlendirdik. Değerlendirmede kullanılan klinik ölçekler Standardize Mini Mental Test (SMMT), Fonksiyonel Bağımsızlık Ölçeği (FBÖ), Barthel İndeksi (BI), Berg Denge Ölçeği (BDÖ) ve İnme Etki Ölçeği versiyon 3.0 (İEÖ 3.0) idi. Olguların üçü kadın, biri erkek, yaş ortalaması 74.5±9.3 yıl, ortalama yatış süresi 19±5.3 gün idi. Giriş sırasında düşük olan puanlar taburculuk sırasında da düşüktü. En iyi puana göre kıyaslandığında, olguların FBÖ ortalaması en yüksek değerin %42'si, SMMT ortalaması %55'i, taburculuk BI ortalaması %18'i, BDÖ ortalaması %0.08'i, İEÖ 3.0 ortalaması %25'i kadardı. Üç olgu tekerlekli sandalye, bir olgu yürüteçle yürüme seviyesinde taburcu edildi. İnme ile birlikte Parkinsonizm bulguları varlığının, özellikle denge bozukluğu olmak üzere, hastaların mobilite ve fonksiyonel durumunu olumsuz etkilediğini gözledik. Kognitif fonksiyonları normalin yarısı kadar olmakla beraber dengeleri ve fonksiyonel durumları yarıdan fazla oranda olumsuz etkilenmişti. Anahtar sözcükler: Barthel indeksi; berg denge ölçeği; fonksiyonel bağımsızlık ölçeği; inme; inme etki ölçeği versiyon 3.0; parkinson hastalığı; standardize mini mental testi.
Lomber diskopati tanılı olgulara uyguladığımız epidural kortikosteroid enjeksiyonunun klinik sonuçları Amaç: Lomber epidural steroid enjeksiyonları (LESE) lomber disk hernisinde (LDH) kullanılan minimal invaziv tedavi yöntemleridir. Bu çalışmada, konservatif tedavi yöntemleri ya da cerrahi tedaviyle iyileşmeyen bel ağrısı şikayeti olan hastalara uyguladığımız LESE tedavisinin, semptomlar ve yaşam kalitesine etkisini incelemeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışma, kliniğimize konservatif tedaviye dirençli lomber diskopati tanısı olan 37 hastaya uygulanan LESE (transforaminal (TF), kaudal (K), interlaminar (İL)) kayıtlarının retrospektif olarak incelenmesi ile gerçekleştirildi. Ağrı şiddeti Vizüel Analog Skala (VAS) ile, sinir germe delilleri düz bacak kaldırma (DBK), dizabilite düzeyleri Oswestry Dizabilite İndeksi (ODI), yaşam kalitesi ise SF-36 ile ilk 24. saat, 1.hafta, 1. ay ve 3. ayda değerlendirildi. Bulgular: VAS-radiküler ağrı düzeylerinde, ilk 24. saatte (p<0.01), 1. haftada (p<0.01), 1. ay (p<0.01) ve 3.ayda (p<0.05) istatistiksel olarak anlamlı iyileşme mevcuttur. VAS-lomber ağrı düzeylerinde, ilk 24.saatte (p<0.01), 1. haftada (p<0.01), 1. ay (p<0.05) ve 3.ayda (p<0.05) istatistiksel olarak anlamlı iyileşme mevcuttur. ODI düzeylerinde ve SF-36 ile değerlendirilen yaşam kalitesinde ise tedavi öncesine göre ilk 24.saatte (p<0.01), 1. haftada (p<0.01), 1. ay (p<0.01) ve 3.ayda (p<0.05) istatistiksel olarak anlamlı iyileşme mevcuttur. Sonuç: Minimal invaziv bir yöntem olan LESE tedavisinin LDH tanısı olan hastalara uygulanmasıyla başarılı sonuçlara ulaşabileceğimiz kanaatindeyiz.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.