Çalışmanın amacı, metafor (mecaz) tekniğini kullanarak uzaktan eğitim öğrencilerinin uzaktan eğitime yönelik algılarını tespit etmektir. Çalışma grubunu 2014 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Uzaktan Eğitim Meslek Yüksekokulu'nda eğitim alan 220 katılımcı oluşturmaktadır. Çalışmada nitel araştırma desenlerinden olgubilim modeli seçilmiştir. Katılımcılardan demografik özelliklerinin yanı sıra "Uzaktan Eğitim ………….. gibidir. Çünkü ……………….." ibaresindeki boşlukları çevrimiçi bir form aracılığıyla doldurmaları istenmiştir. Veriler içerik analizi yöntemi ile analiz edilerek, kategoriler ve temalar oluşturulmuştur. Öğrencilerin uzaktan eğitim hakkındaki algıları belirlenen temalara ve kategorilere göre yorumlanmıştır. Metaforlar; "Esneklik", "Erişilebilirlik", "Eğitsel", "Etkileşim" ve "Duyuşsal" olmak üzere beş kategoride toplanmıştır. Öğrencilerin çoğunluğunun olumlu metaforlar kullandığı ve uzaktan eğitime yönelik algılarının pozitif yönde olduğu görülmüştür.
Bu çalışmada, ilkokul birinci sınıfa giden öğrenci velilerinin pandemi döneminde uzaktan eğitim süreci hakkındaki görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Bu çalışmada, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseni kullanılmıştır. Araştırma verileri, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla 9 anne, 7 baba olmak üzere toplam 16 ebeveynden toplanmıştır. Görüşme verileri, içerik analizi yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonucunda 4 kategori, 10 alt kategori ve 37 kod belirlenmiştir. Alt kategori ve kodlar; eğitim-öğretim süreci, evde eğitim, etkileşim ve destek kategorileri altında toplanmıştır. Velilerin görüşleri bu kategoriler altında detaylı olarak incelenerek açıklanmıştır. Veliler çocuklarının uzaktan eğitimde okuma-yazma gibi konularda akademik başarı gösterdiklerini belirtmişlerdir. Velilerin en az öğretmenler kadar çaba sarf ettiği, ev ve iş hayatlarına ek olarak sorumluluklar yüklendikleri görülmüştür. Veliler çocuklarına eğitsel, psikolojik ve teknolojik desteklerde bulunmuşlardır. Pandemi sürecinde öğrenci-öğretmen, öğrenci-öğrenci arasındaki iletişim azalırken; veli-öğretmen arasındaki etkileşim artmıştır. Teknolojik anlamda pandeminin başında veli, öğretmen ve öğrenci açısından bazı aksaklıklar yaşansa da zamanla üstesinden gelindiği görülmüştür. Veliler gelecek yıllarda uzaktan eğitimin, çocuklarının eğitimlerine destek olarak kullanılabileceği ama geleneksel birinci sınıf eğitimi için uygun olmadığı görüşüne sahiptirler. Ayrıca veliler uzaktan eğitimi, salgın gibi okula gitmenin mümkün olmadığı durumlarda kesintisiz eğitim sağlayan önemli bir sistem olarak vurgulamışlardır. Uzaktan eğitimin küçük yaş gruplarında akademik başarı sağladığı ancak yaş grubuna bağlı olarak veli desteğinin son derece önemli olduğu söylenebilir. Bu konuda velilerde farkındalık oluşturulması yönünde çalışmaların yapılması önerilmektedir.
Laboratories, which are an integral part of education in disciplines that require hands-on training and application, can now be presented using new technologies, and application activities can be realized at a distance. In this study, virtual laboratories (VLs) are discussed, and factors affecting the students’ intention to use VLs are investigated. The study was conducted within laboratory applications of circuit analysis within an associate degree program of a distance teaching university in Turkey. In this study, which used exploratory sequential design approach, the learners’ intentions to use a VL were examined within the framework of the technology acceptance model (TAM). Content analysis was used for the analysis of qualitative data, and the partial least squares structural equation model was used for the analysis of quantitative data. As a result of the study, the developed TAM-based research model is a useful conceptual framework towards understanding and explaining the intentions of learners’ virtual laboratory usage. The results of this study will guide institutions to integrate VLs effectively into the education process and to increase and disseminate the use of VLs by learners.
Bu çalışma, uzaktan eğitim öğrencilerinin yüz yüze yapılan sınavlara yönelik olarak hazırlandıkları kaynakları, yaşadıkları kaygıyı, engelleri, olumu/olumsuz bakış açılarını tespit etmek ve bu bağlamlardaki deneyimlerine ilişkin görüşlerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden olgu bilim deseni kullanılmıştır. Çalışmanın verileri, araştırmacılar tarafından hazırlanan görüşme formu ile çevrimiçi olarak toplanmıştır. Çalışmaya 2022-2023 akademik yılı güz döneminde öğrenim gören toplam 46 uzaktan öğretim öğrencisi katılmıştır. Veriler, içerik analizi yöntemi ile analiz edilerek kodlanmış, çıkan sonuçlar frekans ve yüzde değerlerini de içerecek şekilde tablolaştırılmış ve yorumlanmıştır. Çalışmanın sonuçları incelendiğinde öğrencilerin sınavlara daha çok öğrenme yönetim sistemindeki (ÖYS) kaynaklardan hazırlandıkları ve bu kaynakları yeterli buldukları yönündedir. Öğrenciler sınav öncesindeki engellerin çoğunlukla ev ve iş sorumluluklarından kaynaklandığını ve bu sebeple sınavlara yeterli düzeyde çalışamadıklarını ifade etmişlerdir. Sınavlar öncesindeki yaşadıkları kaygıların en önemli nedeninin başarısızlık korkusu olduğunu belirtmişlerdir. Sınavlar esnasında yaşadıkları kaygının en önemli nedeni ise sınav sorularının onlar için zor gelmiş olmasıdır. Öğrencilerin yüz yüze sınavlar hakkındaki olumlu görüşlerinden en baskın olanı sınıf arkadaşları ve öğretim elemanları ile yüz yüze görüşebilme ve sosyalleşme iken, olumsuz görüşlerinde en çok vurgulanan ise farklı bir ilde yaşadıkları için seyahat ve konaklama gibi süreçlerle maddi ve manevi yönden mücadele etmek zorunda kalmaları olarak tespit edilmiştir. Öğrenciler yüz yüze sınavların çevrim içi olması ya da yaşadıkları ilde yapılması yönünde öneride bulunmuşlardır. Bu çalışmanın uzaktan eğitimde yüz yüze sınav kaygısı üzerine yapılması nedeniyle uzaktan eğitim ile ilgilenen tüm okuyuculara, öğretim elemanlarına ve kurumlara önemli bir bakış açısı sunacağı düşünülmektedir.
Uzaktan eğitim sistemlerinin uygulama aşamasında kabul görmesindeki etkenlerin başında kullanıcıların bu teknolojiyi kabul edip kullanması gelmektedir. Bu çalışmada, birleştirilmiş teknoloji kabul ve kullanımı teorisi (UTAUT) kapsamında geliştirilen araştırma modeli doğrultusunda örgün öğretimde kayıtlı üniversite öğrencilerinin uzaktan eğitim sistemini gelecekte kullanma niyetlerine etki eden faktörler ve bu faktörlerin davranışsal niyet üzerinde cinsiyetin etkisi araştırılmış ve çalışmada ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Veriler bir ölçek aracılığıyla 649 önlisans ve lisans öğrencisinden toplanmıştır. Bu veriler doğrultusunda araştırma modelindeki yapılar arasındaki ilişkiler Kısmi En Küçük Kareler Yapısal Eşitlik Modeli (KEKK-YEM) yaklaşımı ile test edilmiştir. Çalışmanın sonuçları, performans beklentisinin ve sosyal etkinin öğrencilerin uzaktan eğitimi gelecekte kullanımına yönelik davranışsal niyeti üzerinde pozitif bir etkisi olduğunu göstermektedir. Ayrıca sosyal etki ile davranışsal niyet arasında cinsiyet grupları açısından anlamlı bir farklılık olduğu, kadınların erkeklere oranla sosyal etkiye daha fazla önem verdikleri görülmüştür.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.