The aim of this study was to compare the validity of the leg-to-leg bioelectrical impedance analysis (BIA) method with that of anthropometry using hydrostatic weighing (HW) as the criterion test. A secondary objective was to cross-validate previously developed anthropometric regression equations as well as to develop a new regression equation formula based on the anthropometric data collected in this study. Three methods for assessing body composition (HW, BIA, and anthropometric) were applied to 60 women university athletes. The means and standard deviations of age, weight, height, and body mass index (BMI) of athletes were as follows: age, 20.70 +/- 1.43; weight, 56.19 +/- 7.83 kg; height, 163.33 +/- 6.11 cm; BMI, 21.01 +/- 2.63 kg x m(-2). Leg-to-leg BIA (11.82 +/- 2.39) has shown no statistical difference between percentage body fat determined by HW (11.63 +/- 2.42%) in highly active women (p > 0.05). This result suggests that the leg-to-leg BIA and HW methods were somewhat interchangeable in highly active women (R = 0.667; standard error of estimate [SEE] = 1.81). As a result of all cross-validation analyses, anthropometric and BIA plus anthropometric results have generally produced lower regression coefficients and higher SEEs for highly active women between the ages of 18 and 25 years. The regression coefficients (0.903, 0.926) and SEE (1.08, 0.96) for the new regression formulas developed from this study were better than the all the other formulas used in this study.
Background and Study Aim: The purpose of the study was to make an evaluation between aerobic fitnes (VO2max) and body composition in youth soccer players. Material and Methods: U19, U17, U16 and U15 age groups participated in the study. Twenty-eight U19 (average age 18,03±0,58), twenty-three U17 (average age 16,72±0,30), twenty-seven U16 (average age 15,79±0,23) and twenty-one U15 (average age 14,67±0,31) totally ninety-nine athletes voluntarily participated in the study. The subjects’ body weight and fat percentage were estimated by bioelectrical impedance. VO2max was determined by YOYO Intermittan Recovery test protocol. Shapiro-wilk test, Independent t test, hierarchical regression and analysis of covariance were used to compare the relationships between aerobic fitness and body composition. Additionally, Pearson correlation coefficients were calculated to examine the relationships between variables. The level of significance for all statistics was set at p<0.05. SPSS 23 software was used to calculate the data. The total value of all estimators is f = 18,001 and p <0.0001. Results : Although all variables were included in the model, the BMI was considered the greatest explanatory factor for fatness. Aerobic endurance was assessed in direct proportion to age, sit and reach test, crunch test, plank, and long jump test. As the distance increased, the% fat ratio decreased (p <0.001), and the fat ratio decreased with the decrease in the T test (p <0.001). Conclusions: In this study, it was determined that body fat ratio determined by BMI, body fat percentage decreased with increasing aerobic endurance, body fat ratio was negatively correlated with aerobic fitness and lean body ratio. It was also determined that aerobic fitness was positively correlated with age, sit and reach, crunch test, plank, standing long jump and T test.
The aim of this study is to analyze the factors affecting the physical ego of children between the age of 11-13 considering the levels of physical activity and physical perception. According to results of 2010-2011 Çanakkale National Education Questionnaire; 11 schools which have high and low economic status were randomly selected. To determine the reason of the differences between groups, Post-hoc Bonferroni test was used when the variances were homogenous and Dunnett’s T3 test was used when the variances were not homogenous for the each independent variable. Pearson Correlation was used in order to find relationship between the independent groups. Alpha level was set to 0.05 for all calculations. According to the main findings of the research, it was found that the levels of physical activity, physical self description and self confidence of students differentiated in terms of gender and socioeconomic levels of the students. Extended English summary is in the end of Full Text PDF (TURKISH) file. ÖzetBu çalışmanın amacı fiziksel benliği etkileyen faktörlerin 11-13 yaş çocuklarda fiziksel aktivite ve fiziksel algılama düzeyine göre inceleyerek sosyo-ekonomik düzeyin fiziksel aktivite ve fiziksel uygunluk düzeyine etkisini ortaya koymaktır. 2010-2011 Çanakkale İl Milli Eğitim veli anket sonuçları çerçevesinde alt ve üst gelir grubuna sahip okullardan; merkezden ve ilçelerden rastgele 11 okul seçilmiştir. Gruplar arasındaki anlamlı farklılığın nedenini belirlemek için de her bir bağımsız değişken adına varyansların homojen olduğu durumlarda çoklu karşılaştırma testlerinden Post-hoc Bonferroni testi, varyansların homojen olmadığı durumlarda ise Dunnett’s T3 testi uygulanmıştır. Bağımsız gruplar arasındaki ilişki için Pearson Mometler çarpım korelasyonu uygulanmış, tüm istatistik hesaplamalarda anlamlılık düzeyi 0,05 olarak kabul edilmiştir. Araştırma sonucunda; 11-13 yaş çocuklarda fiziksel aktivite, kendini fiziksel tanımlama ve benlik saygısı düzeyleri, cinsiyete ve sosyo-ekonomik düzeye göre farklılaşmaların olduğu saptanmıştır.
Bu çalışma farklı meslek gruplarında haftalık fiziksel aktivite düzeyinin incelenmesini amaçlamıştır. Araştırmaya Antalya il merkezinde yaşayan, iletişim kurmaya engel problemi olmayan, farklı meslek gruplarında çalışan (150 doktor, 160 öğretmen, 161 güvenlik görevlisi, 42 üst düzey yönetici ve 103 turizm sektörü servis elamanı) gönüllü 616 kişi (yaş ortalamaları 35.97±9.29 yıl) katılmıştır. Araştırmaya katılan kişilerin boy (cm), ağırlık (kg), bel ve kalça çevresi ölçümleri alınmıştır. Fiziksel aktivite düzeyini belirlemek için Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi (UFAA) uzun formu kullanılmıştır. Tüm katılımcıların anket sonuçlarına göre elde edilen haftalık fiziksel aktivite skorlarının (MET/hft/ dk) düzeylere göre gruplandırılarak yüzdelik dağılımlarına bakıldığında % 19 unun yeterli aktivite düzeyine katılmadıkları belirlenmiştir. Büyük çoğunluğun (%49) orta yoğunlukta %38 inin zorlu yoğunlukta aktiviteye katılım gösterdiği bulunmuştur. Meslek gruplarına göre karşılaştırıldığında, gruplar arasında Beden kütle indeksi (BKİ) ve Bel-Kalça oranı değerlerinin istatistiksel açıdan anlamlı fark gösterdiği bulunmuştur (p<0.01). Ayrıca ankete ilişkin iş (1. Bölüm MET), ulaşım (2. Bölüm MET), ev ve aile bakımı (3. Bölüm MET) ve spor-boş zaman (4. Bölüm MET) ile ilgili aktivitelerine ait hesaplanan haftalık MET puanlarının (metabolik eşik değerlerinin) istatistiksel olarak meslek gruplarında farklılık gösterdiği bulunmuştur (p<0.01). Buna bağlı olarak toplam FA MET değerlerinin meslek gruplarında farklı olduğu bulunmuştur (p<0.01). Toplam FA MET değerlerine göre en aktif grubun doğal olarak turizm sektöründe servis elamanı olarak çalışanlar olduğu aktivite miktarı en düşük grubunda öğretmenler olduğu bulunmuştur. Aynı şekilde iş ile aktivite düzeylerine bakıldığında en yüksek aktivite değeri aynı grupta görülmektedir. İş yeri ile ilgili aktivite düzeyleri en düşük olan grupta öğretmenler olmuştur.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.