Tedarik zincirinin bir parçası olan lojistik, tedarik zincirinin daha yeşil hale gelmesiyle yeşil lojistik kavramının ortaya çıkmasını sağlamış ve çevre sorunlarının tüm dünyada ciddi bir hale gelmesiyle çevreci uygulamaların önemini arttırmıştır. Ayrıca çevre sorunlarına duyarlı bir şekilde tedarik zincirinin lojistik uygulamalarının sürdürülebilirliği için de yeşil lojistik önem arz etmektedir. Ülkeler için lojistik sektörünün önemi her yıl daha da artmaktadır ve ülkelerin sektöründeki performanslarının değerlendirilmesi için Lojistik Performans Endeksi(LPI)’ne bakmak gerekir. Her iki senede bir Dünya Bankası’nın yayınladığı LPI listelerinde ülkeler lojistik sektöründeki sıralamalarını görmektedir. 2015’te imzalanan Paris İklim Anlaşması’nın temel amaçlarından biri olan sera gazı emisyonunun sıfıra indirilerek yenilenebilir enerji kaynaklarının yoğun olarak kullanıldığı, çevreci uygulamaların ön planda olduğu bir dünya için ülkeler iklim anlaşmasını kabul etmişlerdir. Bu anlaşma ile sera gazı emisyonlarının düşük seviyelere getirilmesi amaçlanmaktadır. Sera gazı emisyonu lojistik sektörünün en önemli çıktısıdır. Bu çıktı seviyelerinin azaltılması için yeşil lojistik uygulamalarına yer verilmelidir. Bu çalışmada 2007, 2010, 2012, 2014, 2016, 2018 yıllarında yeşil lojistik uygulamaları kapsamında Lojistik Performans Endeksi raporu ve AB Üye Ülkelerinin kişi başına düşen sera gazı emisyonları endeksleri karşılaştırılmıştır. Böylelikle Türkiye’nin ve AB ülkelerinin İklim Anlaşmasına duyarlılığı karşılaştırılmıştır. Bu karşılaştırma ile Türkiye ve Avrupa Birliği ülkelerinin LPI değerleri ve sera gazı emisyonları arasında ileri ve geriye doğru bağlantılar tespit edilmiştir. Bu bağlantı kapsamında sera gazı emisyonu değerleri ve LPI değerlerinin eş anlı bir şekilde hareket ettiği görülmüştür. Bu eş anlı hareket yeşil lojistik lehine atılması gereken adımların gerekliliğini ortaya koymuştur.
İnsanların farklı özelliklere bağlı olarak yer değiştirmek zorunda kalması ve bu yer değiştirme sürecinde ihtiyaç duyduğu ve kendi başına yönettiği bir süreç olarak lojistik ve göç ilişkisinin boyutu incelenmiştir. Çalışmada Türkiye’nin mevcut konumuna göre 2021 yılına ait veriler kullanılarak ülkeye gelen ve ülkeden giden göçmenlerin tercih ettiği taşıma alternatifleri değerlendirilmiştir. Taşıma alternatiflerinin kullanılması, o alternatif taşıma yönteminin gelişmesini sağlamaktadır. Ayrıca tercih edilen şehirlerde altyapı, ekonomik yapı, sosyal yapı ve demografik olarak gelişmesine katkı sağlamaktadır. Değerlendirme sonucunda ise Türkiye’ye gelen ve Türkiye’den giden göçmen sayılarının artmasına bağlı olarak ülkede ulaşım ve lojistik altyapısının geliştiği ve farklı taşıma araçlarının tercih edildiği bulgusuna ulaşılmıştır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.