Dental anxiety develops in the early years of life and may persist into adulthood that can lead to avoidance of dental treatment. 1 Dental anxiety refers to all different types of dental fears and phobias, and to differentiate between these terms is complicated. 2 The source of a child's anxiety may vary; some children show signs of fears or phobias regarding specific stimuli (eg, needle or drill), whereas other children present more generalized anxiety where the source of the threat is ambivalent, uncertain or not immediately present. 3 However, children's emotional response shows similarities in both situations. 4 Distress, children experience during treatment, may evoke dental anxiety which is being maintained over time that leads to avoidance behaviour throughout adulthood. 1 It is important to clarify emotions that generate behaviours during dental treatment. 5 There are many tools to assess dental anxiety. 6 These methods are the clinical observation of
Bu çalışmanın amacı ebeveynlerin dental kaygı düzeylerinin çocukların dental kaygısı üzerine etkisinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Çocuk Diş Hekimliği Anabilim Dalı'na başvuran ve tedavileri 5. Sınıf öğrencileri tarafından Çocuk Diş Kliniği'nde gerçekleştirilen 6-12 yaşları arasındaki 78 çocuk ve onların ebeveynleri dahil edilmiştir. Çocukların kaygı düzeyleri, lokal anestezi uygulanarak dental tedavilerinin gerçekleştirildiği ilk tedavi seansı öncesinde ve sonrasında Venham Picture Test (VPT) kullanılarak, tedavi sırasında ise Frankl ve SEM (Sound, Eye, Motor) skalaları kullanılarak değerlendirilmiştir. Tedavi seansının sonunda her çocuktan resim çizmesi istenmiştir. Çocuklar tarafından gerçekleştirilen çizimler, Child Drawing: Hospital (CD:H) skalası kullanılarak çocuk diş hekimi ve psikolog tarafından skorlanmıştır. Çocukların tedavi seansında ebeveynlerinden sosyodemografik bilgileri içeren bir form doldurmaları istenmiştir. Ebeveynlerin dental kaygı düzeylerini belirlemek için beş sorudan oluşan Modifiye Dental Anksiyete Skalası (MDAS) kullanılmıştır. İstatistiksel değerlendirmede tanımlayıcı istatistiksel metodların (ortalama, standart sapma, medyan, IQR) yanısıra VPT skalasının tedavi öncesi ve sonrası skorları arasında farklılığın belirlenmesinde Wilcoxon İşaret testi kullanılmıştır. Skalalar arasında ilişkinin belirlenmesinde Sperman korelasyon katsayısı ve Kendall tau-b katsayısı hesaplanmıştır. Bulgular: Ebeveynin kaygı düzeylerinin belirlendiği MDAS skalasının skorları ile çocukların kaygı düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (p>0,05). Ebeveynlerin gelir düzeylerinin ebeveyn ve çocukların dental kaygı düzeyleri üzerine etkileri değerlendirildiğinde ailelerin gelir düzeyleri ile MDAS skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark belirlenmemiştir (p=0,815). Bununla beraber gelir düzeylerindeki farklılıkların çocukların dental kaygılarını etkilemediği ve aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir bulunmadığı görüldü (p>0,05). Annelerin eğitim düzeyleri ile ebeveyn MDAS değerleri ve çocukların kaygı skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlenmedi. Sonuç: Ebeveynlerin diş hekimi kaygılarının çocuklar dental kaygıları üzerinde etkili olmadığı görüldü. Ancak, daha fazla sayıda kişinin dahil edildiği cinsiyet ve yaş grupları arasındaki farklılıkların değerlendirileceği ileri çalışmalara ihtiyaç vardır. Anahtar kelimeler: Çocuk, ebeveyn, dental kaygı. SUMMARY Aim: The purpose of this study was to determine the effects of parental anxiety on the dental anxiety of the children. Materials and Methods: Seventy-eight children, aged 6-12 years, and their mothers participated in this study. At the end of the first treatment session the child was instructed to draw a picture of a person in a dental clinic. Children's drawings were scored by a pediatric dentist and a psychologist using Child Drawing: Hospital (CD:H) scale and Human Drawing ÖZGÜN ARAŞTIRMA
Objectives: The purpose of this study was to determine the oral health status of a group of students with vision impairment and to compare the changes of oral hygiene after oral health education. Materials and Methods: Dental examination of 6-19-year-old of 136 students with vision impairment in a Primary School for Individuals with Vision Impairment in Istanbul was performed. The students were divided into 6-9-yearage group (Group I) and 10-19-year-age group (Group II) and in the first visit, they were examined and their findings were recorded according to DMFT (Decayed, Missing, and Filled Teeth), DMFS (Decayed, Missing, and Filled Surfaces) indices of permanent teeth, dft and dfs indices of primary teeth and in the first visit and 3 rd follow up period, their Dental Plaque (PI), Calculus (CI) and Oral Hygiene (OHI) Indexes were recorded. They received one-to-one oral health education (OHE). Statistical evaluation was carried out with Wilcoxon and Mann-Whitney U tests and p<0.05 was found as statistically significant. Results: Regarding the pre and post OHE results of periodontal indexes, PI and OHI scores statistically significantly increased after OHE in Group I (p<0.05). On the other hand, CI results significantly decreased after OHE in Group II (p=0.042). Comparing post OHE results of PI and OHI, Group I showed statistically significantly higher scores than Group II (p<0.05). Comparing the difference values of PI and OHI between pre and post OHE, Group I showed statistically significantly lower scores than Group II (p<0.05). Conclusions: Students with vision impairment have a high prevalence of dental caries and poor oral hygiene. We emphasise the importance of providing proper dental education and regular dental visits to them.
Giriş: Günümüzde, sağlık sektöründe hasta güvenliğine verilen önem giderek artmaktadır. Bunun yanısıra çocuklarda düşme riski göz ardı edilen bir durumdur. Oysa düşmenin önlenmesinde ilk adım çocuğun düşme riskinin belirlenmesidir. Amaç: Araştırma, hastanede yatan 3-18 yaş arasındaki çocukların düşme riskinin belirlenmesi amacı ile yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı nitelikteki bu araştırmanın örneklemini, bir üniversite hastanesinde yatmakta olan, çalışmaya katılmaya istekli 3-18 yaş grubu arasındaki 60 çocuk oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında hastaların tanıtıcı özelliklerini belirleyen "Çocuk Tanıtıcı Bilgi Formu" ve "Çocuk Hastalar İçin Düşme Riskini Tanılama Ölçeği" kullanılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı analizler, normallik testi, Spearman's korelasyon analizi, Ki-kare testi, varyans analizi ve Post-Hoc Tukey testi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan 60 çocuğun %48.3'ü 3-7 yaş arasındadır. Çocukların toplam düşme riski puan ortalamaları 14.15±2.80 olarak değerlendirilmiştir. Yapılan bu araştırmayla birlikte düşme riskinin cinsiyet ve refakatçi ile ilişkili olduğu bilgisine ulaşılmıştır. Düşme riskine erkek çocukların daha yatkın olduğu (F=7.736, p=0.007) ve refakatçi anne olduğunda, baba ve diğer refakatçilere oranla düşme riskinin azaldığı görülmüştür. Araştırmada düşme öyküsüne rastlanan üç çocuğun aileleri düşmenin yatak kaynaklı olduğunu belirtmişlerdir. Sonuç ve Öneriler: Sonuç olarak çocukların düşme risklerinin düşük olduğu düşünülebilir. Hemşirenin gelişimsel özelliklerine göre daha aktif olan erkek çocuklarını düşme riski açısından riskli grup olarak değerlendirmesi ve aile merkezli bakım anlayışı içerisinde refakatçilerin düşme riskine yönelik bakımlara katılımlarının sağlanması önerilebilir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.