Öz Bu araştırmanın amacı 4+4+4 olarak bilinen kesintili zorunlu eğitim sisteminde öğrenime başlayan ilkokul öğrencilerinin okula bağlanma ve akademik özyeterlik düzeylerini değerlendirmektir. Araştırma tarama modelinde desenlenmiştir. Araştırmanın örneklemini; 2015-2016 eğitim-öğretim yılı İzmir ili Buca ilçesi devlet okullarında okuyan 612 ilkokul 4. sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Bu öğrenciler 4+4+4 olarak bilinen eğitim sisteminin başladığı 2012-2013 eğitim-öğretim yılında ilkokul 1. sınıfa başlayan öğrencilerdir. Araştırmanın bulgularına göre; ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin cinsiyet değişkenine göre okula bağlanma ve akademik özyeterlik düzeylerinde kız öğrencilerin lehine anlamlı fark bulunmuştur. Öğrencilerinin okul öncesi eğitim alma durumlarına göre akademik özyeterliklerinde okul öncesi eğitim alanlar lehine anlamlı fark bulunmuş olup, okula bağlanma değişkeninde okul öncesi eğitim alan ya da almayanlar arasında anlamlı fark yoktur. Öğrencilerinin yaş değişkenine göre ilkokula başladıklarında yaşı büyük olanların (72 ay ve üstü doğumlular, 66-71 ay arası doğumlular) yaşı küçük olanlara (60-65 ay arası doğumlular) göre akademik özyeterlikleri daha yüksektir. İlkokula başladıklarında 72 ay ve üstü doğumlular ile 66-71 ay arası doğumlular arasında akademik özyeterliklerinde anlamlı fark yoktur. Okula bağlanma değişkeninde ise yaşa göre anlamlı fark yoktur. Araştırmaya katılan öğrencilerin okula bağlanma ve akademik özyeterlikleri arasında orta düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişki olduğu ortaya çıkmıştır. Bu sonuca göre öğrencilerin okula bağlanma ile akademik özyeterliklerini arasında doğru bir orantı olduğu söylenebilir. Bu araştırmanın sonuçlarının yeni sistemle birlikte yaşandığı iddia edilen bazı sorunlar üzerinde veriye dayalı düşünme ve tartışma ortamı yaratacağı düşünülmektedir. Anahtar sözcükler: Okula bağlanma, akademik özyeterlik, ilkokul öğrencisi, kesintili-zorunlu eğitim sistemi 1 Y.Doç.Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Sınıf Eğitimi ABD., tuncay.canbulat@deu.edu.tr 2 Öğretmen, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları, Abstract The purpose of this research was to analyze the school attachment and academic self-efficacy of students who started the primary school at 4+4+4 discrete compulsory education system. The research was figured as a survey model. 612 4 th grade students studying in Izmir in 2015-2016 academic years constituted the working group of the research. According to the findings of the research, a significant difference in favor of female students was observed in terms of dependence on school and academic self-efficacy level. Students having preschool education were observed to have significantly higher academic self-efficacy scores. Also, there was not much difference between having preschool education and non-having in terms of dependence on school. Students started to primary school in older ages (72-months-old and more, between 66-71-months-old) had more academic self-efficacy scores when compared to smaller ones (60-65-months-old). There was no signi...

No abstract

No abstract

The relationship between organizational support and satisfaction with a collaborative problem-solving structure, the teacher assistance team (tat), was investigated. four types of organizational support (i.e., administrator support, perceived purpose of the tat, social support among staff, and tat training) and the satisfaction of both tat members and the consumers of their services were measured. data were collected from 161 tat members and 127 consumers of tat services from 27 elementary schools. regression analyses indicated that organizational support factors had strong, positive relationships to tat satisfaction. in particular, administrator support variables accounted for over 50% of the variance in the consumers' satisfaction with tat services. implications of the findings for the implementation of tats and future research are discussed.

No abstract