Amaç: Bu araştırma, perioperatif sürecin herhangi bir aşamasında hipotermi açısından incelenen hastaların, ameliyat sonrasında konfor durumları ile ilgili yaşadıkları durumları ve perioperatif sürece ilişkin duygu ve düşüncelerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Araştırma, 15 Temmuz- 30 Ağustos 2019 tarihleri arasında bir devlet üniversitesine bağlı tıp fakültesi hastanesinde ameliyatı gerçekleşen ve cerrahi kliniklerinde yatarak tedavi süreci devam eden hastalarla nitel araştırma deseni kullanılarak tamamlanmıştır. Araştırma, çalışmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 16 hasta ile “derinlemesine bireysel görüşme” şeklinde yapılmıştır. Araştırmanın uygulanabilmesi için gerekli izinler alınmıştır. Verilerin elde edilmesinde, “Sosyodemografik Özellikleri Belirleme Formu” ile “Yarı Yapılandırılmış Görüşme Formu” kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan hastaların yaş ortalaması 53.4’tür. Hastaların %62.5’i kadın; %37.5’i erkektir ve toplam ameliyat süresi ortalama 190 dakikadır. Hastaların %68.8’inde perioperatif süreçte hipotermi görüldüğü sonucuna ulaşılmış olup, katılımcı hastalar ile yapılan görüşme sonrasında dört ana tema belirlenmiştir. Bu temalar; ameliyat sonrası hasta konforunun değişmesine neden olan durumlar, hastaların hipotermiye ilişkin duyguları/görüşleri, hipotermi sırasında yaşanan güçlüklerle baş etme uygulamaları ile hastaların hipotermiye ilişkin çözüm önerilerinden oluşmaktadır. Araştırma sonucunda hastaların fiziksel boyutta en fazla ağrı, bulantı ve titreme, psikolojik boyutta güçlük, anksiyet ve ümitsizlik duygusu yaşadıkları, en sık yaptıkları bireysel girişimler ise hemşire destek talebinde bulunmaları ile geçmiş deneyimi hatırlama bulgularına ulaşlımıştır. Sonuç: Perioperatif süreçte hipotermi görülen hastalarda hem fiziksel hem de psikolojik durumlarında istenmeyen değişimler gelişmekte ve konforları bu değişimden olumsuz olarak etkilenmektedir. Buna bağlı olarak, perioperatif sürecin her aşamasında başta hemşireler olmak üzere tüm sağlık ekibi tarafından hastaların vücut sıcaklığı dikkatli bir şekilde izlenmeli ve hipotermiyi önlemeye yönelik uygulamalar yapılmalıdır.
Amaç: Bu araştırma, lomber disk hernisi (LDH) ameliyatı geçiren hastaların sağlık okuryazarlık düzeyinin taburcu olmaya hazır olma durumuna etkisinin belirlenmesi amacıyla yapıldı. Yöntem: Bu araştırma tanımlayıcı-ilişki arayıcı bir araştırmadır. Araştırma evrenini, bir üniversite hastanesinin beyin cerrahi servisinde planlı LDH ameliyatı yapılan hastalar oluşturdu. Örneklem büyüklüğünü 120 hasta oluşturdu. Veriler, tanıtıcı bilgi formu, Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği ve Taburcu Olmaya Hazır Olma Ölçeği-Kısa Formu ile toplandı. Verilerin analizinde, sayı, yüzde dağılımı, Mann Whitney U testi, Kruskall Wallis testi ve Spearman korelasyon analizi kullanıldı. Bulgular: Katılımcıların Sağlık Okuryazarlık Ölçeği toplam puanı 94.60±15.22 olup sağlık okuryazarlık düzeylerinin ortanın üstünde olduğu bulundu. Taburcu Olmaya Hazır Olma Ölçeği puanlarına göre katılımcıların, %57.5 (n=69)’inin taburculuğa hazır olmadıkları belirlendi. Hastaların tanıtıcı özelliklerinden sadece hastanede kalış süresine göre Taburcu Olmaya Hazır Olma Ölçeği puan ortalamalarının farklı olduğu belirlendi (p
Amaç: Bu çalışma, cerrahi klinik hemşirelerinin normoterminin sürdürülmesine yönelik bilgi durumlarını ve klinik uygulama girişimlerini değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma bir üniversite hastanesinin cerrahi kliniklerinde çalışan 15 hemşire ile yürütülmüştür. Veriler, Temmuz 2019-Eylül 2019 tarihleri arasında, Kişisel Bilgi Formu ve Yarı Yapılandırılmış Derinlemesine Görüşme Formu ile toplanmıştır. Veriler, geleneksel içerik yöntemi ile analiz edilmiştir. Bulgular: Katılımcı hemşireler toplam 183 görüş bildirmiştir. Yapılan içerik analiz sonucunda, dört ana tema ve sekiz alt tema belirlenmiştir. Hemşirelerin tamamı normoterminin önemli olduğu görüşünü belirtmişlerdir. Normotermik değer aralığından sapmalar geliştiğinde, hipotermi durumundan daha çok, özellikle hipertermi durumunda dikkatli davrandıklarını, durumu önemsediklerini, takip, tedavi ve bakım girişimlerini uyguladıklarını belirtmişlerdir. Sonuç ve Öneriler: Cerrahi kliniklerde çalışan hemşirelerin normotermi hakkında farkındalıklarının olduğu ama daha çok cerrahi hasta takibinde hipertemiyi dikkate aldıkları, hipotermi durumunda yapılması gereken girişimlerii bildikleri ama bu girişimleri uygulamadıkları sonucuna varılmıştır.
Aim: The aim of this study is to determine the effect of continuous nursing care applied with a pre- and postoperative coaching strategy to patients with total knee replacement on some patient outcomes (pain control, anxiety level, self-care power, activities of daily living, patient satisfaction, hospital readmission status, and use of painkillers) is to determine. Materials and methods: The research is a parallel group (experiment-control) randomized controlled clinical trial.Data were obtained from patients who underwent 72 knee replacement surgeries between January 20, 2021 and October 28, 2021. Patients were assigned to the experimental and control groups using a simple randomization method.The patients in the experimental group received nursing care with the coaching strategy, while the patients in the control group received routine nursing care.Data; It was obtained by using the Patient Identification Form, the Visual Analog Scale, the Self-Care Scale, the Newcastle Nursing Satisfaction Scale, the State Anxiety Inventory, and the Barthel Daily Living Activity Index.The patients were followed up preoperatively and in the postoperative period (0., 1., 2. days, on the day of discharge, on the 15th day, 45th day and 90th day after discharge). Results: Statistical analysis of the data obtained as a result of the research was calculated using the SPSS 25 package program in computer environment. Number, percentage, mean and standard deviation were used for descriptive statistics, and chi-square analysis was used to compare the similarity/homogeneity of the groups in terms of descriptive characteristics. In the study, which was carried out in experimental design in independent groups and repeated tests, the compatibility of the data with the normal distribution will be determined by the Kolmogorov-Smirnov test and the normal distribution curve, Skewness and Kurtosis test. Obtained results were evaluated at p<0.05 significance level. Conclusion: As a result of the research, it was concluded that the patients in the experimental group showed a positive change in pain, analgesic use, anxiety, self-care agency, activities of daily living, patient satisfaction compared to the patients in the control group, while the rates of readmission were similar.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.