Bu çalışma Almanca öğretimi yapan hizmet öncesi ve hizmet içi öğretmenlerinin sınıf içi etkileşim becerilerinin geliştirilmesine yönelik ihtiyaçlarını araştırmaktadır. Bu etkileşim özelliklerinin ne sıklıkla kullanıldığı da hizmet öncesi ve hizmet içi Almanca öğretmenlerinin görüşleri doğrultusunda araştırılmaktadır. Tarama modelindeki çalışmada veriler "Sınıf İçi Etkileşimsel Özellikler İhtiyaç Analizi" başlıklı anket formu kullanılarak elde edilmiştir. Araştırma 2016-2017 öğretim yılında 22'si hizmet öncesi Almanca öğretmeni ve 41'i de Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı olarak görev yapmakta olan hizmet içi Almanca öğretmeni olmak üzere toplam 63 kişi üzerinde yürütülmüştür. Katılımcıların anketlere sunduğu yanıtlar doğrultusunda bağımsız örneklem t-testi uygulanarak sınıf içi etkileşim becerilerine duyulan ihtiyaç ile kullanım sıklığı arasındaki ilişki analiz edilmiştir. Çalışma grubundaki katılımcıların konuya yönelik genel görüşleri ise bir nitel veri analizi programından faydalanılarak taranmış ve veriler tümevarımcı içerik analizi ile kategorileştirilmiştir. Çalışmadan elde edilen sonuçlar sınıf içi etkileşimsel becerilerin katılımcılar tarafından belirtilen ihtiyaç dağılımı ve kullanım sıklık dereceleri arasında uyumlu bir ilişki olduğunu göstermektedir. Bu durum katılımcıların sınıf içi etkileşimsel becerilere yükledikleri ihtiyaç seviyesi ile doğru orantılı olarak öğretmenlik uygulamalarına da bu etkileşimsel yetilerin kullanımını yansıttıklarını düşündüklerini göstermektedir. Ayrıca, katılımcılar sınıf içi etkileşimin yabancı dil öğretimindeki önemli rolünü vurgulamış ve hem hizmet öncesi hem de hizmet içi eğitimde yer alması gerektiğini belirtmişlerdir. Bu çalışmanın analitik bulgularının Almanca öğretmenlerinin bakış açısını yansıtarak sınıf içi etkileşim ve öğretmen yetiştirme alanına önemli katkılarda bulunacağı düşünülmektedir.
Recent studies in applied linguistics research have focused on how teachers draw on ‘outside’ knowledge relating to students’ everyday life for the purpose of teaching subject matter content. This study focuses on such practices in the context of English-medium instruction (EMI) higher education in an online undergraduate chemistry module. Adopting an interdisciplinary perspective, the study combines multimodal Conversation Analysis (CA) and the Autonomy dimension of Legitimation Code Theory (LCT) to examine how one lecturer shifts between ‘inside’ knowledge of chemistry and ‘outside’ knowledge for a range of different purposes. Multimodal CA is used to carry out micro-analyses of epistemics and identity-related positioning in interaction, while LCT ‘autonomy codes’ are used to trace knowledge-building trajectories in which knowledge is positioned inside or outside the target topic and is used for different purposes. The analyses highlight how the lecturer skilfully deployed a range of semiotic resources in transitioning between ‘inside’ and ‘outside’ knowledge, and how these resources were leveraged for the building of disciplinary knowledge. Implications of this interdisciplinary approach for research and practice in university EMI contexts are discussed.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.