This is the report of a 33-year-old female patient who was admitted to the Emergency Department with bilateral capitellum humerus fracture after a fall from a height. The patient was surgically treated with open reduction and internal fixation for both elbows, with 3 Kirschner wires on the right elbow and one mini-fragment screw on the left. Surgical intervention was carried out in emergency conditions. Following an early physical rehabilitation programme at the end of the 1st week, the roentgenograms in the 9th week showed acceptable bone union. However, in the 2nd year of follow-up the patient had consistent pain and 35 degrees of flexion loss in her right elbow due to degenerative change. The literature reveals only two reports of such cases. Thus, this rare case of bilateral capitellum humerus showed that early mobilisation after anatomic reduction and stable fixation with a mini-screw provided the optimal outcome.

Enthesopathy and ligament calcification may occur in both the degenerative and inflammatory types of diffuse idiopathic skeletal hyperostosis and ankylosing spondylitis. Despite their fairly frequent occurence in rheumatic disease care settings, few reports of their presence in the same patient have appeared in the literature. In this report, we present the case of a male patient with chronic low back pain, who had both ossification of anterior spinal ligaments and bilateral sacroiliac joint ankylosis, and discuss the known pathogenesis of diffuse idiopathic skeletal hyperostosis.

Bu çalışmadaki amacımız suprakondiler humerus kırığı (SHK) sebebiyle opere edilen pediatrik hastalarda çapraz pinleme tekniği (ÇP) ile lateral pinleme tekniğinin (LP) klinik ve radyolojik sonuçlarını karşılaştırmaktır.GEREÇ VE YÖNTEM: 2017 -2019 yılları arasında hastanemizde ÇP yada LP ile SHK ameliyatı geçiren hastalar retrospektif olarak incelendi. Yaş, cinsiyet, redüksiyon şekli, Gartland sınıfı, ameliyat süresi, pin sayısı, postop nöro-vasküler durum, postop ilk Baumann açısı ve son takip Baumann açısı, lateral kapitello-humeral açı, pin çıkarma süresi, takip süresi, Flyinn kriterleri ve komplikasyonlar (fiksasyon yetmezliği, infeksiyon, sinir yaralanması, kaynamama, avasküler nekroz, revizyon cerrahisi) değerlendirildi.BULGULAR: 77 hasta çalışmaya dahil edildi. 51 hastaya ÇP, 26 hastaya LP gerçekleştirildi. Çapraz pinlenen hastaların 24'üne medial açık redüksiyon uygulandı. Her iki grup arasında; kullanılan pin sayısı, postoperatif erken ve son kontrol baumann açısı, lateral capitello humeral açı, pin çıkarma süresi, takip süresi, Fly'in kriterleri ve komplikasyonlar açısından anlamlı bir fark görülmedi (p>0,005). Hiçbir hastada kaynamama, gecikmiş kaynama veya avasküler nekroz saptanmadı. Ameliyat süresi LP grubunda daha kısa idi (p = 0,038). ÇP grubunda 4 hastada iyatrojenikulnar sinir felci, LP grubunda 1 hastada fiksasyon hatası saptandı.SONUÇ: Çalışmamız her iki grubun fonksiyonel sonuçlarının benzer olduğunu ortaya koymuştur. Bununla birlikte, ulnar sinir hasarı kapalı redüksiyon ve perkütançapraz-pinleme yapılan hastalarda daha yaygındı. İstatistiksel olarak komplikasyonlar açısından iki grup arasında anlamlı fark olmamakla birlikte, sınırlı medial açık prosedür ile çapraz pinleme veya sadece lateral pinleme suprakondiler humerus kırıklarının tedavisi için daha güvenli olabilir.